sadece eğitim hayatına devam etmek isteyenlerin düşünmesi gereken programdır. akademisyenlik düşündüğünüz için yada iş görüşmelerinde artı getiri sağlayacağını düşündüğünüz için yapılmaması gereken eylemdir, öğrenmeyi ve öğrenciliği seviyorsanız bu işe girişin yoksa yüksek lisans öyle lisanstaki gibi bir öğrencilik hayatı değildir, insanı canından bezdirebilir.
* hocalar hiç bişey göstermez, herşeyi sizden beklerler hatta yardım istediğinizde "bana sorma sen burada lisans öğrencisi değilsin, araştır bul, bulamadıysan da bırak burayı" gibi söylemlerle karşılaşabilirsiniz.
* elinize notlar verilip "hadi vize haftası, hadi final haftası ders çalışın" gibi bir olay söz konusu değildir. sürekli okumanız, sürekli araştırma yapmanız, sürekli sorgulamanız ve sürekli hazırlıklı olmanız gerekir.
* bölümünüze özgü bilgisayar programlarını çok iyi kullanıyor olabilirsiniz ama bu yüksek lisans için yeterli değildir. bunun yanında sunum hazırlamak için ve rapor yazmak için çok iyi derecede office bilmeniz gerekir. hatta gözünüz kapalı makro yazabilmelisiniz.
* yüksek lisans dersleriniz akşamsa, stickerınız olmadan arabanızla okula girip "öğretim üyesi otoparkı"nı kullanabilirsiniz.
* üniversitenin spor kompleksine üyelikte öğrenci değil akademisyen sınıfından yararlanıp daha az para ödeyebilirsiniz.
* üniversite materyallerini lisans öğrencisine göre çok daha fazla ve uzun süre kullanabilirsiniz. mesela lisans öğrencisi kütüphaneden en fazla 4 kitap alabilir ve 2 hafta kullanabilirken, yüksek lisans öğrencisi 8 kitap alıp 1 ay kullanabilir.
* iş yerinden arkadaşlarınızla bir mekana gittiğinizde giriş ücreti olarak herkes tam öderken siz öğrenci kimliğinizle yarı fiyat ödersiniz.
* millikütüphane, tubitak, tüik, tdk ve tcmb gibi kurumların arşivleri kimliğinizi gösterdiğiniz anda açılabilir.