Kimilerine göre bez parçası olan başörtünün, tesettürün, Setr-i Avretin ne olduğunu bilmediklerininden dolayı yapılmış yorumdur kanımca. Ayrıca kimsenin kadının bunu kendi isteği ile taktığı şıkkını göz önünde bulundurmaması da ayrıca dikkat çekilmesi gereken noktadır. Neden kadınlar bunu kendi isteği ile yapamazlar? Kişiler; bu kadınlar dinci, örümcek kafalı, yobaz, bağnaz, sorulara kendi cevaplarını veremeyecek kadar vasıfsız vs. gibi kendilerince cevaplamaktadırlar. Bu kadınlar kendi isteği ile dinin gereklerini yerine getiremez, kesin anne baba abi kardeş baskısı vardır. Yoksa da vardır, varsa da vardır. Kadın erkek eşitliği denildiğinde, dinimiz medeniyet denilen tek dişi kalmış canavardan daha ileridedir.
Başörtülü kadınların özgürce karar veremedikleri denildiğinde, bunu kadın nasıl takmıştır da özgürce karar veremiyor? Tesettürden ötürü mü, beynini örtmek için mi? Tamam, tamam sizin cevabınızı anladım ben. Bu zamanda engelli insanlarımız dahi elinden geldiğince eli ekmek tutarken kadının ekonomik özgürlüğünün sadece başındaki örtü olarak yorumlanması da ayrı bir gaflet örneğidir.
Türkiye'de başörtüsü nedeni ile kimileri tarafından bazı temel hak ve özgürlükleri-eğitim görme, din ve vicdan hürriyeti- elinden alınmış ve bunun tek nedeni kişinin dini gereği örtünmesi olarak, kendi edip kendi bulması önermesi ile kendisinin suçu olduğunu varsayıp buna katlanmak zorundadır denmesi durumunda aslında tecritin kimin tarafından yapıldığı açıkca görülmektedir. Dinin hayatın bütününü sardığı, ondan ayrı herhangi bir işin olmayacağı kanaatini de yine kendilerince yorumlamakta, sokağa çıkarken bari dinini evde bırak tarzında cümlelerle kendi çaplarında eğlenmektedirler. Ne büyük tesadüftür ki bu cümleler ile kendileri kadının haklarını kısıtlamakta ve onlar yerine bazı kararlar vererek kadınları tecrit etmektedirler.
