ben de 8. sınıftayım sene 2000lerin başları. iş eğitimi dersi var o zaman. * bir de bizim okulda topik bir iş eğitimci-resimci var. adam tam topik konuşurken çenesi 8 kere yer değiştiriyor neyse alçı yapıyoruz zamanın dahiyane buluşu. ben de o zaman lgs var ona kastırıyorum, bir de bu iş eğitimi işlerine yatkın değilim sevmiyorum. bu adamın da bir özelliği var o zamanlar sınıflar 40 50 kişi dersin başında görüp not verdiği bir çalışmayı gösteren adamdan 20 kişi sonra başka biri daha göstersin farketmiyor yiyor ve not vermeye devam ediyor. öyle bir adam koduum. neyse ben de yapmadım bu alçıyı bizim bir arkadaştan aldım sıradan gittim buna gösterdim. bunun da farkedeceği tuttu. amk alçıyı elimden aldı daha bunu sen mi yaptın demeye kalmadan kafaya geçirdi oç. alçı dağıldı bizim kafada. ağrı sızı yok acıtmadı öyle ama adamın yaptığı büyük puştluk. sonra okula gittik garip anamızla. müdür yardımcısı beni severdi topikten de nefret ediyormuş anladığım kadarıyla o dedi ki şikayet dilekçesi yazın verin bana ben ona geçircem. biz de bir gaz yazdık. sonra bu topik tutuşmuş bunun kankası bir türkçe hocası vardı bizim hemşehrimiz bizim de kankamız. ona söylemiş herhalde o da annemi çağırıp yalvardı hem de çocuğunuza kafayı takarsa zayıf verir vs kolpalarla gariban anamı kandırdı o da dilekçesini geri çekti. olan bize oldu kafaya yediğimiz alçıyla kaldık.
ama buradan kendisine sesleniyorum hala gün gibi aklımdasın ve hayatta elime geçen ilk fırsatta sana kendimi hatırlatıcam.