"önce yabancı eğitim sultası kabul edilerek batının deli gömleğini giydik.. kültürel iğdiş projesi on yıllarca ülkede uygulandı, batıya itaatkar kuşaklar yaratıldı.. sonrası çorap söküğü gibi geldi, mazlum milletlerin lideri türkiye, o ülkelerin karşına amerikanın elçisi olarak çıktı/çıkarıldı. 1952de natoya girerek kendi köleliğini taçlandırdı!
10 yıldır başımızda amerikada kurulmuş bir iktidar partisi var.. yine uluslararası sermaye tarafından güdülen bir muhalefet ona eşlik ediyor.. iktidar da muhalefet de aynı siyasi elitlerin temsilcileri olarak halka kan kusturuyor.. demokrasi teranesi ile aldatılan halk, yurttaşlık bilinci bulanık, oyla sandıkla seçimle oyalanıyor, emperyal oyunlara konu mankeni oluyor.
geldiğimiz noktada, türkiye yabancı askerler tarafından kuşatılıyor. rejimi değiştiriliyor, parçalara bölünüyor, toprak kaybediyor. yıllardır düşman edildiği komşuları için en saldırgan pozisyona sokuluyor. ve nüfusunun yüzde 17'si açlık sınırı altında yaşıyor."