ben 28 yıldır bu toprakların üstünde, bu toplumun içindeyim. erkeğim. bu "camia"nın da içindeyim yani, o yüzden iyi bilirim erkek düşüncesini.
toplum erkekleri olarak yaptığımız en kolay şey, delikanlılık naraları atarak dolaşmak. bunu 8 yaşındayken de yaparız 78 yaşında da. herkes adamdır, herkes delikanlıdır. en mert o'dur, en yanlışsızın önde bayrak tutanıdır.
el değmemiş kızla evlenmek önemlidir. bekaret çok önemlidir. "benden önce başkalarına teslim etmiş kendini nası kabullenicem lan bunu" lafları cirit atar beyinde. kazara dillendirir de tepki görürse bu kez de "olm çok seviyorum da ondan" diye savunmaya geçer. yine delikanlıdır.
özetle, her halükarda adamlığı, delikanlılığı elden bırakmayan bi camianın mensubuyum ben. hep doğru olan, hep temiz kalan türk erkeği modelleriyle konuşuyorum aşkı, evliliği.
boşanmış bi kadınla birlikte olduğunu duyunca yavşak yavşak göz kırpıp "şşşşş iyisin hee çöpsüz üzüm hesabı" diyenlerle.
yalan yok, benim de böyle ilişkilerim oldu. ama onları hafif yapan evlenip boşanmaları, malum tabirle 0 km olmamaları değil karakterleriydi.
amma yazdık amk doluyum ben de biliyo musun.
demem o ki birader, şu bizim camiada çoğu adamın yapamayacağı şeyi yapmışsın. az sayıda yapacak adamın düşeceği tereddütlerden bahsetmiyorum bile. biz çok adamız aga. en delikanlı biziz. delikanlılık kontenjanını biz doldurduk ama görüyorum ki insanlık sana nasipmiş. en delikanlı bizsek, insan olan da sensin. helal olsun.
