madenci

entry48 galeri video1
    25.
  1. istanbul da yalnızca 700 bin nüfus cüzdanında, 3 milyodan fazla sivaslı, yalnızca peçetecilik yapmadığını gayet iyi bilen yazardır..

    sivas ı çok sevmiştir ve sevecektir, memleketçilikten çok daha öte, memleketi anlamak için memleketini hele ki sivas ı tanımayı görev bellemiş yazar..

    sivaslılar ın bir takım zavallıların dediği gibi, düşük işlerde çalışması kötü müdür, namussuzluk mudur taksicilik, yahut bir zamanlar bazı taraftarların sivaslı şimdi de sivasspor un teknik direktör ü rıza çalımbay ın babasına itafen güya yermek için yazdıkları rıza efendi iki ekmek bir şişe süt pankartıyla gurur duyar.

    kaç sivaslı istanbul un yahut başka yerlerin sokaklarında, namusuyla çalışırken, yoksulluktan yitip gitmiştir, herkesin düşünmesi gerekir.

    hasan hüseyin'den sivaslı hasan hüseyin den bir şiir;

    Acıyı Bal Eyledik

    Pir Sultan olur dirilir'

    bak su bebelerin güzelliğine
    kaşı destan
    gözü destan
    elleri kan içinde

    kor olasın demiyorum
    kor olma da
    gör beni

    damda birlikte yatmışız
    öküzü hoşça tutmuşuz
    koyun değil şu dağlarda
    sanki kendimizi gütmüşüz
    hor baktık mi karıncaya
    kirdik mi kanadını serçenin
    vurduk karacanın yavrulusunu
    ya nasıl kıyarız insana

    sen olmazsan öldürmek ne
    çürümek ne zindanlarda
    özlem ne ayrılık ne
    yokluk ne yoksulluk ne
    ilenmek ne dilenmek ne
    ilenmek ne dilenmek ne
    issiz güçsüz dolanmak ne
    gün gün ile barışmalı
    kardeş kardeş duruşmalı
    koklaşmalı söyleşmeli
    korka korka yasamak ne

    kahrolasın demiyorum
    kahrolma da
    gör beni

    kanadık toprak olduk
    çekildik bayrak olduk
    döküldük yaprak olduk
    geldik bugüne

    ekmeği bol eyledik
    acıyı bal eyledik
    sıratı yol eyledik
    geldik bugüne

    ekilir ekin geliriz
    ezilir un geliriz
    bir gider bin geliriz
    beni vurmak kurtuluş mu

    kor olasın demiyorum
    kor olma da
    gör beni...

    ve bir şiir daha hasan hüseyin den; sivas a ve istanbul a saygıyla, sevgiyle;

    Bu kenti sevdim dedim
    Benim olsun demedim ki

    Sevdim dedimse akşam kızıllığını
    Gönlüm gibi akıp giden şu çayı
    Şu ormanı şu denizi şu dağı
    Benim olsun demedim ki

    sivaslılar ın perişanlığıysa yani konu bir şiir daha, sivaslı ahsan hüseyin den;

    insan pazarı

    gondulardan gelmişik
    açlık nedir bilmişik
    aman ağbey yaman ağbey
    gör bizi

    sabahın seherinde sıcak yataktan
    kopmuşuk da gelmişik bu güvenpark'a
    gelmişik de birikmişik bu güvenpark'ta
    'angara angara güzel angara'
    aman ağbey yaman ağbey
    gör bizi

    çorum'lardan suvas'lardan oluruk
    çangırı'dan ezirgan'dan gelirik
    gırşeher'den yozgat'tanık vallaha
    anşe'lerik fatma'larık gülüzar'larık
    güllü'lerik hatçe'lerik ağbeyim
    açlık nedir bilirik
    hele sen bir al bizi
    hele sen bir olur de
    biz her işi görürük

    cam silerik parıl parıl
    halı kilim silkerik
    ağartırık gap-gacağı
    aş da yaparık
    çamaşır dikiş nakış
    yatak da gabartırık
    süpürürük tertemiz
    gül-gülüstan ederik
    bakma öyle kibir kibir ağbeyim
    bakma öyle horgörük
    hele sen bir olur de
    hele sen bir al bizi
    hele sen bir goku sür
    sultan olur sekerik
    açlığın dini olmaz ağbeyim
    yoksulluğun vatanı
    kör olasın gahpe devran
    biz açlığı bilirik

    güvenpark'ta bir anıt var
    gördün mü
    aha böyle yamrı yumru bir daşdan
    bildin mi
    yazıyo ki o anıtta ağbeyim
    'övün çalış güven türk'
    garga bokun yememiş
    it deşmemiş çöplüğü
    biz gelirik gondulardan ağbeyim
    aha orda bekleşirik
    beklerik ki gelsinler
    bizi ordan alsınlar
    yap desinler aha şunu
    yap desinler aha bunu
    üşenmezik erinmezik
    biz her işi görürük
    yeter ki gelsin epmek
    yeter ki brakmasın bu can bu teni

    türkük diye övünüyok ağbeyim
    açlık türkü bilmiyo ki
    varak diyok iş üstüne
    çağır çağır gelmiyo ki
    çalışsak da güvensek da ağbeyim
    övünsek da olma mı
    anam sayrı üç yıldır
    babam işsiz ağbeyim
    gardaşlarım daha güççük
    daha suçsuz ağbeyim
    birileri gelse de alsa ya beni
    yuğsam da arıtsam ya kirlilerini

    dersim'lerden suvas'lardan oluruk
    gıtlıklardan gıyımlardan gelirik
    erinmezik üşenmezik ağbeyim
    biz açlığı bilirik
    güvenpark'ta o anıta
    selam saygı ederik

    eğer hasan hüseyin alevi derseniz kid ersiniz, bi de sünni şairden şiir o zaman, yavuz bülent bakiler'den;

    Anadolu

    Ben Anadoluyum...
    Yıllar yılı susuz kaldım, yıllar yılı aç...

    Şükrederek, kalktığım sofralarımda
    Ya soğan ekmek olur, yahut bulamaç.

    Hastalarım ölüm yataklarında
    Ne doktor yüzü gördüm, ne ilaç.

    Zaman zaman nankör çıktı büyütüp okuttuğum,
    Gölge vermedi çok kere diktiğim ağaç...

    Devlet denince hep vergi geldi aklıma
    Jandarma deyince kırbaç...

    En gümrah ırmaklarım boşuna akıp gitti
    Üç beş adım ötesinde toprağım vardı kıraç.

    Gittim, yiğitçe döğüştüm gazâ meydanlarında
    Ne tak-ı zaferler istedim, ne taç...

    Savaşta çiğnetmedim hilâli düşmanlara
    Barışta düştü üstüme gölge gölge haç...

    Yolsuz, okulsuz köylerim, kasabalarım hâlâ
    Alın terine muhtaç...

    Ben Anadoluyum, acılı, mahzun;
    Bende bitmez tükenmez dert kulaç kulaç...
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük