gecenin 3ünde pıssss sesiyle açılan kapıdan afyonkarahisar ural altay novasibirsk soğuğunun otobüsten içeri dalması, bırrr diye irkilmek. şişmiş ayaklar, kızarmış gözlerle duyulan aksanlı mola anonsu, yandaki herifin o an hala horuldayarak yılın uykusunu uyuyor olması, onu uyandırmak sıkıntısı, mola salonunda bağıra çağıra o saatte full dinamizm bağıran garsonlar, çay tost gözleme kokusu, umumi tuvaletlerin daha da soğuk, gizemli ve ürkütücü olup bok kokması, akan hela çeşmeleri, o çeşmelere bağlı 30 cm.lik hortumlar, buna ek olarak eski tip plastik nine dede ibrikleri, ordan çıkınca kazık esnaf lokantası menüsü satan lokanta. nedense hep o lokantada acayip ismi olan yöresel bir yemek denemek dürtüsü. acayip olsun yeter.