ağlamak için soğuk bir bahçedir, sevdicek öldüğünde;
yada bir sırdır, sessizcesine...
yıkımın tohumunu taşımak, bu tohumlarla hayalleri yıkmaktır, kendini mahvetmektir, tutunacak en son dalın da kırılmasıdır kimi zaman. kimi zaman, yıldızların aydınlattığı bir cennette, o asla ulaşamayacağınız kızı görmektir; kimi zamansa yârdan bile daha fazla sevilen birinin sessiz, sakin bir geceden sonra, günün ilk ışıklarında ebediyen terk-i diyar eyleyeceğini bilmektir.
bazen bütün inancın kaybolması, bazen aşk acısı çeken bir ezgidir, bazen doğal bir afettir, bazense dışarıya çıkıp ölmek için güzel bir gün olduğunu farketmektir...
ama!
kesinlikle basit bir hata* değildir. herşey* de değildir!
yoo, anathema bunlar değildir işte...