madem bu konu kadınların derin yarası bir erkek olarak değerlendirmek bize dü$er.
efendim bir erkeğin gerçek sevgisi diye bir $ey yoktur. ya sevgisine sadık erkek vardır ya da sevgisine sadık olmayan erkek vardır. aradaki farkı idrak etmek anlamında; bir erkek a$ık olduğu hatuna da aynı muamele yapar, a$ık olmadığı fakat ''arzuladığı'' kadına da aynı muameleyi gösterir. erkek için temel kriter: ula$ılmazlıktır. ne kadar imkansızlık o kadar güzel tat. zaten dikkat ederseniz ruhsuzla$an erkekler partnerine kısa cümleler kurar; çünkü uzun cümle kuracak sevgi enerjileri yoktur. sürekli hadi hadi, tamam, haklısın gibi kelimeler duyarsınız. futbol topu konu$ulacak mesele metaforundan yola çıkarak; topu daima size atar. top sürmek yerine xavi, iniesta gibi kısa paslarla topu kendisinden çıkarıp messi gibi sonuca gidecek oyunculara ihtiyaçları vardır. yani size. siz konu$ursunuz, siz daha fazla çabalarsınız. siz sonuca giderken en çok ko$an sizsiniz, en çok beklenti sizin üstünüzde. çünkü siz messi'siniz. eğer ki siz, er ki$iye benim kadar ko$ xavi derseniz xavi sizden ko$arak uzakla$ır. çünkü altyapısın kısapasla$maya dayalıdır.
peki gerçek sevgiyi nerde anlarsınız? söyleyeyim; ne zamanki maçta kırmızı kart oldu, takımınız 10 ki$i kaldı, sergen yalçın bile 2 ki$ilik oynuyorsa gerçek sevgi budur. çünkü sergen daha fazla ko$acak, daha fazla topla bulu$mak zorunda kalacaktır. eğer gerçekten kazanmak istiyorsa... yani her zaman kırmızı kart yenilgiyi getirmez.
