aylak adam

entry259 galeri
    143.
  1. sol ayağını her basamağa atışında paltosunun sol cebindeki şarap şişesi 'klik' diye bir ses çıkarıyordu. cepte unutulmuş bir gümüş lira olacaktı; öyle sanıyordu, ama merakını gidermek için yoklayamıyordu: kucağında kesekağıtları vardı. ikinci kat sahanlığında, karşı kapının aralığında duran bir kadın onu görünce çekildi. kadın yarı çıplakmış gibi geldi ona, oysa giyinik olduğunu apaçık görmüştü. yalnız baldırları çıplaktı. ''ayak seslerini duyunca aralamış kapıyı, kocasını bekliyor bu.'' klik. ''başkası olamaz mı? ya evli değilse.'' klik. ''öyleseyse geleceğim deyip gelmeyen birisidir beklediği.'' az sonra 'vefasız' diye başlayan bir mektubun önüne oturur. klik. üçüncü katta kimse yoktu. ''burada hep iki çocuk olurdu. hava soğuk bugün.'' klik. dördüncü kat da öyle. yalnız haşlanmış lahana kokusu var. klik. ''şeytan at şu kucağındakileri diyor, yokla cebini de rahatla''. atmadı. (sayfa 36)
    0 ...