kendi kendisinin görevini uzatmak için gösterdiği olağanüstü çabaya bakarsak, korkarım kendisine bir daha asla ahmet bey diyemeyeceğiz. bir gidip çay koyduğu günleri göremeyeceğiz.
hükumet 5 yıl için seçilen bir parlamentoda, 5 yıl dolmadan seçime gitme kararı aldı/almak zorunda kaldı. parlamentonun normal süresi 3 kasım 2007 tarihinde doluyordu. normal şartlarda hükumetin de parlamentonun da sürenin bitimine kadar kalma ve görev icabı her tür yetkiyi kullanma hakkı vardı ve anayasa gereği hala da görevleriyle ilgili gerek hükumetin gerek parlamentonun her tür yetkiyi kullanmaya hakları var. cumhurbaşkanının ise 16 mayıs 2007'de 7 yıllık görev süresi doluyordu ve doldu. şu an yenisi seçilemediğinden ilgili anayasa maddesinin yorumunu yine kendisi yaparak görevine devam kararı aldı. kendisini terhisi uzamış asker gibi hissettiğini söyledi. yani kendisi "uzatmaları oynuyor". fakat buna rağmen, her ne hikmetse hazret normal süresi dolmamış parlamentonun yasama yetkisini kullanamasını yadırgıyor da görev süresi dolmuş, normal süresini de tamamlayarak uzatmaları oynayan biri olarak yetkilerini hem de sonuna kadar kullanmayı yadırgamıyor. bunu da hukuki, tutarlı ve ahlaki bulduğuna eminim.
hükumete muhalefetini o dereceye vardırdı ki, bundan 7 yıl önce demirel'in cumhurbaşkanlığını kendisine devretmesine sevinirken "allah aşkına bir git de demirel gelsin razıyım" noktasına getirdi beni. demirel'in 7 defa gelmesinin sırrını şimdi anladım. her şeyden önce idaresi altında 7 (yazıyla yedi) yıl yaşamış bir insan olarak hakkımı helal etmiyorum. kendisini ondan daha büyük allah'a havale ediyorum.