geçenlerde kütahya'daki köyüme gittim. orada 200 civarı insan yaşıyor, babam seçim memurluğu yapmıştı oradan biliyorum, en az 180 oy almıştı. son gittiğimde ise insanların artık sabır taşının çatlamış olduğunu gördüm. mazot fiyatındaki artış nedeniyle gelirin gideri karşılamadığını bu yüzden akp'ye oy vermeyeceklerini söylüyorlardı; hatta bu konuda odadaki ben hariç herkes yemin etti. 'zamanında da bu adam dürüst abe!' diyerek oy vermişlerdi. ama aynı insanlar hiç tanımadığı kişileri evlerinde ağırlamaktan çekinmez, bizim her gün yaptığımız çıkar çatışmalarını karşıdakinin lehine sonuçlandırmaya çalışır, emin olun geneli böyledir. sizle konuşurken gözünüzün içine bakar, saatinizin markasına, yüzünüzün güzelliğine değil; gözlerinin içi güler. dolayısıyla bu genellemede insanlardan bazıları değil şerefsiz bizim ölçütlerimize uymayacak derecede iyi insanlar. solcu olun, sağcı olun; bu adamlar babasından gördüklerini yapıyor, sorun eğitimde bana göre. tabi eğitilmiş bir kişinin de bu adam dürüst gibi bir ölçütü oy vermede bir argüman olarak ele alması da cahilliktir zaten. sorun oy verirken ele alınan ölçütlerde.
