polis devletin eli koludur. yarın x ideolojisi ile ülke yönetilse yarın y grubu polis katili şeklinde başlıklar atılır, atılacaktır. iç işlerine bağlı bir kurum illa ki mevcut hükümetin emrinde ve görüşlerinde hareket edecektir. bu konuta anlaştık sanırım.
anca benim anlamadığım tek nokta var. bu haince, kalleşce saldırı kaçıncı defa aynı şekilde düzenlendi.
kaç tane polis memuru 2012 yılı içerisinde sokak ortasında evine, işine, yemeğe, adliyeye yada hangi cehennemin dibine giderken şerefsizce katledildi.
tamam dhkp-c isimli örgüte bağlı orospu çocukları kalleşçe vu eylemleri yaptılar ama ey iç işleri bakanı, , ey emniyet genel müdür, ey istanbul valisi ve emniyet müdürü sizlerin eli armut mu topluyordu ?
göz göre göre ölüme gönderdiniz bu çocukları, polisleri.
eşinize, çocuklarınıza, kendinize, masası olan herkesin altına verdiğiniz makam araçlarının yarısını bu görevli personele verseniz daha güvenli olmaz mıydı?
eşiniz ve kızınızın altında iki araba değilde bir tane olsaydı, ortaklaşa devletin aracını kullansalardı ve birisini şu gariban polis memurlarına verseydiniz belki bir tanesi yaşardı.
sokakta hedef halinde yemeğe yada göreve giden bu adamları o araçlardan bir tanesi götürseydi gideceği noktaya hayatta kalma ihtimali yokmuydu?
bu polislerin katilleri dhkp-c militanları olduğu kadar buna göz yuman, personelini güven altına alacak hiçbir tedbir almayan yetkililerdir.
polis nöbet noktalarına bakın allah aşkına, plastik lan. taş atsan camı çerçevesi ile birlikte yere yıkılır.
senin polis memuruna verdiğin değer plastik klübe mi?
tamam araç vermiyorsun, güvenliğini sağlayamıyorsun kendi personelinin bari adamların görev noktasında temek ihtiyaçlarını gidermesi için birşeyler yap. kumanya gönder, tost gönder, su gönder birşeyler gönder.
yazık bu canları, yazık iki yaşındaki çocuğa, yazık iki aylık anneye ve karnında ki bebeğe.