lise'de edebiyat derslerinde tam bir baş ağrısıydı.
hele ki öğrencilerinin yazım ve anlatım yönünü geliştirmek isteyen iyi niyetli bir hocanız varsa; unutkanlıktan dolayı zamanında hazırlamaz ama okuma sırası geldiğinde, önümdeki defterden okur gibi yapar ve bir şekilde atlatırdım; garip tarafı hoca yazı(!)larımı çok beğenirdi.
sene ortasında okulun basacağı kitap için, hoca'nın tavsiyesiyle müdürün benden tüm kompozisyonlarımı istemesiyle foyam ortaya çıkmıştı.
tanıdığım en iyi edebiyat hocasıydı; öğrencilerini her yönden geliştirmek isteyen ve bunu sevdiren başka hocaya rastlamadım.