sevgilisini kıskançlık duygularından arınmış şekilde ve düşüncesizce sinema, maç gibi ulu orta yere hiç utanmayarak götürebilen erkektir.
mesela ben götürmem sevdiğim kızı sinemaya ve maça!, neyse artık masrafı öderim yada ailemizin banka müdürü olan akif beyi ararım o gelip statı da sinemayı da verir bir çuval parayı artık ne kadarsa arkamızdan kapattırıp bizi rahat ettirir. yani iş bu kadar basit!,
ne götüreceğim ya kaldı ki öyle pilimpoş yerlere, abazanı bize bakıp bilmem neresini okşasın da haz duysun da reklam olalım diye mi götüreyim bunu mu istiyorsunuz! çok beklersiniz daha çok!.
hey sen evet sen!, kendini adam yerine koyan ve sanki çok bir umutlu ev adamı olacakmışsacına şımaran sen bay fakir ve gün görmemiş ve kendini bilmez sen!. ulan abicim hiç bir insan evladı 30000 kişilik stada o kızı sanki kurtların ortasına bırakır gibi bırakır mı heee!?, bak yine soruyorum o zaman, ulan kardeşim hiç bir seviyorum diyen adam görüntülü adam sevgilisi olan 120 100 110 ölçülerindeki* kızı götürüp de sinemanın o karanlığına, o pis beyaz sıvı kokan yerdeki 1000 kişiye yakın ne idiğü belirsiz topluluğun içine sokar mı he sokar mı seven insan cevap ver bana cevap cevap?
veremezsin ki!, çünkü sende adamlık vasıfları maalesef gelişmemiş!, ve sen ancak o kızı orada burada lanse eder gibi rahatça ve umursamazca sever gibi yaparak saftirikçe kendinin de ne yaptığını bilmeden takılırsın işte öyle ya ne bileyim ben allahım ya sinirlendim he!.
kızım bakar mısın!, yav sen nası kızsın ya! ya sen nası birisin ya!, sen bu adamın koluna girmekle kendini kızdan mı sanıyorsun yani?, yemin ederim var ya mantık ve bilinç bitmiş sizde bitmiş!. ben sana da ona da kusuruma bakmayın kardeşler ama sağlam ayakkabı demem. evlenirseniz de bilemem artık kaç sene evli kalırsınız buyurun tartışalım yine haklı çıkarım her zaman olduğu gibi!.
sen de iş bitiyor yani kızım tamam mı! bunu bil ve git o manitana deki,
- - ben hata yaptım seni seçmişim ama salakmışım. gittim sucuğu dinledim ve okudum. artık hayatım değişti, anladım ki bu alem böyle değilmiş ve yanlış sularda yüzüyormuşuz!, artık ne sinemaya gelen nede maça götürebileceğin aşkın değilim!, sen beni oralara götürebildiysen senen koca da sevgilide olmaz bas git işine paçoz!,
deyip, işte ne bileyim artık bırakın evinize dönün gitsin ya acımayın it horoza!. o size acımadan o kadar abazan kaknem ortamlara soksun iyi ya birde siz acıyın ona başka derdi varmıymış sorun bakalım beyimizin vay bee!, ya zaten var ya hep iyilik bizde kalsın istiyorlar he, hep keriz biz olalım iyi be vallahi vurun ha vurun abalının sırtına anasını satayım...*
bakın görün hayatınız ne de güzel olacak!, bundan sonra da öyle sizi maça ve sinemaya götürebilecek kadar utanmaz adamlarla çıkmayın ve rahat rahat terk edilme korkusu da aç kalma korkusu da yaşamayın.
neyse kızlar bu işler derin mevzular siz bu kardeşinize uzaktan bir dua edin yeter..sizin yanınızdayım rahat olun, ve ne zaman arkanızda bir sağlam destekçi ve yaslanmak istediğiniz bir arkadaş bir dost bir sırdaş ararsanız hazırım ayıpsınız... gece gündüz fark etmez yalnız değilsiniz merak etmeyin yani!. netice olarak hayırlısı olsun ya......