öykü öyle gerçek sunulmuş ki, sabaha o kapalı çarşıya gidesim, pembeyle boyanmış o dükkanı bulup, gülcanla iki sohbet edesim geldi. muhtemelen kendisini standartlara sığdırmış olmasına içerlediğimden, boşanması için direk ikna etmeye girişirdim.
sevdim bu öyküyü.
bir öykünün ilk kez, hayal ürününden çok, çok gerçekçi oluşunu sevdim.