aydınlanmanın tadını tam alamadıkları için. tam aydınlanacakken bir savaş, tam aydınlanacakken bir darbe. tam aydınlanacakken iktidarını korumak için; tamamiyle dış odaklara bağımlı, muhafazakar görünümlü, halkın ciddi bir kesimi tarafından insanların sırf ekonomik kaygılarından ve islamiyet birleştiriciliğinden yararlanan bir yönetim. tam aydınlanacakken etrafta demokrasi görünümlü bir arap baharı havasının yarattığı gerilimli ortam ve savaş ihtimali. ve yeniden kısır döngü sonucu karanlık. istediğini yönetime kabullendirme iradesine sahip çok az, insan çok kısa dönemlerle aydınlanma belirtileri gösterse de halkın hala osmanlıdan kalan biat anlayışını terkedemeyen yapısı ve ekonomik çaresizliği aydınlanmayı hep sekteye uğratmıştır. çünkü hep korku dolaşır bralarda. aydınlık edecekler hep ışıklarını yarım bırakır, bırakmayanlarsa çoktan göçmüştür. korku sarar etrafı. korkulacak bir şey yoksa da bizim düşmanımız çoktur yeni düşmanlar yaratılır ve yine korku devam eder. en ilkel aydınlanmalar zamanından kalan eski yunan aydınlanması bile ışığını bugune taşırken; "insanlar" can yücel'in mezarını aydınlığı yaran karanlık gözlerle, kırıp parçalayabiliyor. aydınlanmak mı? o ne? komplo bunlar buba!
