saatte yüz binlerce km hızla, lavabo içine bırakılmış bilyeler gibi, tek merkeze (güneşe) doğru "dürülen" bir evrende yaşıyoruz.
bu evrende benim acılarım da seninki de herkesinki de bir soğan zarındaki hücrenin ölümü kadar sıradan.
bir tek güç, tek bir hakimiyet. ve son derece basit bir emir: "evreni yaratan'ı gör (iman et)namaz kıl, yoksul doyur, cennete gir".
bütün bu ayetleri (işaretleri) gören ve iman eden salih bir müminin, kirpiğine dahi dokunan -rus olsun amerikalı olsun türk olsun-, kafirin kellesinin yokluğu mu bozar bu sapasağlam evrenin düzenini.
bırakın kelle kesmeyi, görünen görünmeyen ne varsa hangisinde hayır hangisinde şer olacağını allah bilir.
çeçenistan'da kafir kellesi kesen okuma yazma bilmeyen bir mücahidin mi, yoksa öğrendiği beş paralık bilgiyi allah'a isyan için kullanmaya kalkan sığ akıllının mı hayırdan pay sahibi olduğunu da allah bilir.
o kellelerin milyarlarcası kurban olsun göklerin ve yerin, arasındaki her şeyin sahibi alemlerin rabbi olan allah'a.
