beyaza yürüyüş

entry3 galeri
    2.
  1. önceleri ruhum ıslanmıştı
    yağmurlardan yeni kurtulmuştum
    efsanevi yalnızlığımda
    sen geldin
    *
    gözlerimde ölümü seyreden
    bir boşluk
    içimde serseri mayınlar
    dağınık dünyaların
    gözükara çocuğu
    sürgünleri yaşayan dağlıydım
    yalnızlığımda
    sen geldin
    *
    içimde kopan o kıyametlerle
    dem dem yaşadığım aşkların
    acısıyla yalnız
    şimdi beynimde koca bir ur
    dolaşan yıldızlar kümesiyle
    üstünde oynaştığımız toprak
    acılar yeşertiyor
    acılar...
    ve şu anda dehlizin karanlığında
    geçmişime ve geleceğime
    yanarak,yanıyorum
    topraksız...
    *
    gözlerimin yağmurunu
    gönlümün tüm gülüşlerini
    gecelerimin ışığını,nurunu
    sana adıyorum
    gel sen
    deryalarımızın en pâk
    zerresinde otur
    şarkılarımızın en ince
    terennümünde gez
    gönlümün hacmini kapla
    adını yaz
    gel sen
    elimi tut
    elini tutayım istedim
    elele...
    *
    sen adem in dilinde adımsın
    toprağımsın,kahrımsın
    ben yaralı bir dağlı
    şiir öğütürüm,
    dar günlerin tenhasında
    yasaklı meyva ağacının gölgesinde
    gel sen
    her yanım yara bere
    kan ağlıyorum
    kan kusuyorum
    kanıyor bedenim
    *
    gece uzun bir yol gibi
    görünür yalnızlığımda
    bir de gelince
    gözlerin gözlerime
    sessiz kalp atışlarıyla
    sessizce yüzüme
    bilirsin hasretimdir
    gözlerinin gülüşüne
    bir hasret bin ahhh ile
    bağlıyım sesinin her teline
    gel sen
    *
    gel sen çünkü;
    ben sebepsiz seviyorum
    menfaatsız yaşıyorum
    toprağı ve
    şiiri ve
    seni...
    derken sen yoksun
    yalnızlığımda.
    abdurrahim semavi
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük