çok basit ama etkili bir oyun şuanda oynanan ve iki figuranı bu oyunun: hamas ve el fetih.
tarih boyu farklı oynanmıştır, yönetme oyunu. kimi devletler tanklı-tüfekli girerken düşman topraklarına, kimileri farklı şekilde istediğini yaptırmıştır diğerine. farklılıkları kışkırtmak, zıtlıkları çarpıştırmak çoğu devletin, önce zayıf düşürülüp ardından da kolayca buyruk altına alınmasına neden olmuştur.
filistin'de de yapılan budur. aslında ortada farklılık arz eden birşey yoktur. o yüzden öncelikle farklılık yaratılmıştır ve gerisi gelir doğal süreçte. özünde(!) bağımsız filistin saikiyle kurulmuş iki örgütlenme: hamas ve el fetih.
oysa ne olabilir bu iki örgütün derdi? (bir an için, iktidar aygıtına sahip olma hevesini bir kenara bırakırsak) zaten egemenliğin tartışmalı olduğu bir topraktasın, bağımsız filistin'den başka daha öncelikli ne gibi bir kaygınız olabilir? kuruluş amacınız neydi? ne değişti?
esasen arap ırkının yapısı da bu ayrılığa, çatışmalara neden oluyor galiba. bu adamların garip bir durumu var. objektif millet anlayışına göre millet, bir takım objektif bağlarla birbirine bağlanmış topluluktur. nedir bu bağlar: dil, din, ırk. şimdi arap yarımadasını düşünelim.. ırkları aynıdır, arapça konuşurlar, farklılıkları olsa da esasen müslümandırlar. ama ona rağmen birliklerini sağlayamamışlar. birçok devlet, ortak tehlikelere karşı koyma refleksi, birlikte yaşama arzusu, ortak geçmiş gibi subjektif bağlarla birliğini sağlamışken, araplar, bırakın birlik olmayı kalabalıktan öteye gidememiştir.