fotoğraf makinesinin gelmesiyle mertliği bozulan resim sanatı, akabinde diğer sanat dallarını da etkilemiştir. zira fotoğraf makinesi, tam da sanayi devrimi ve makineleşmeyle birlikte gelen bir icattır ve sanat yapıtı üreten sanatçıyı doğrudan etkilemiştir.
sanatçı artık benzetme yoluna gitmekten vazgeçmiştir. zaten empresyonizm'le birlikte görüneni değil, kendi gördüğünü çizmeye başlayan sanatçılar doğadaki ışık ve gölge'nin nesneler üzerindeki etkilerini vurguladıkları çalışmalarıyla soyut sanatın temelini atmıştır. ardından gelen bir çok akımla birlikte sanat artık başka bir döneme girmiştir; kübistler ve ekspresyonistlerin açtığı yolda ilerleyen bir çok sanatçı da 60'lara kadar pop art, dadaizm, konstruktivizm, soyut dışavurumculuk akımlarıyla bu yolu alabildiğine açmıştır.
60 sonrası ise arazi sanatından video sanatına, fluxus dan body art a kadar çeşitli sanatlar icra edilmektedir.
yani anlayacağınız (amgötmeme) fotoğraf makinesi geldi, o hayranlıkla baktığımız klasiklerin yerini sanatçı triplerinin yol açtığı garip soyut şeyler aldı.
neymiş, fotoğraf makinesinin yaptığını yapmayacakmış.
göt, desene desen çizemiyorum da kıvırıyorum. desen çizemeyen resim sanatçısı mı olur lan, perspektiften anlamayan sanatçı mı olur?