eyvallah, büyük bir mallıktır ancak kimse de faideli bir paylaşım yapmak suretiyle insanları aydınlatmamış. yaklaşın, bendeee.
bluray dediğimiz, bir takım mavi mikroormganizmaların, ışınlanma suretiyle insanların gözbebeeene oturması sonucu, sanki görüntüyü yaşatırmışcasına bir görüntü kalitesi sağlayan, bunu yaparken de insan ayırt etmeyen, yani beyaz hırka giymiş, kumaş pantolonuna anahtarlık takmış amcayla, memintoları emiklenesi bir hanım kızı ayırt etmeksizin aynı kalitede gösterime imza atan, aslen komünist menşeili bir teknolojya. teknoloji değil teknolojya, bunun altını çizmek isterim.
hd dediğimiz ise -bilenler bilir- piyasaya çıkarken "ben kısaca hd, ama sen beni uzun uzun izle" gibi tırt bir sloganı seçmiş, açılımı hay definasyon olan bir teknoloji. teknolojya değil teknoloji. peki hd nedir ne değildir? bunu da açıklayalım. hd, hddir anca bulurey değildir.
sonuç olarak, bulurey her şekilde hay definasyonu siker. çünkü eşitlikçi bir teknolojya. aslında işin piksel ve yedek parça boyutu da var, ortalama bir tüketici için bu anlattıklarım kafi.
