islamda kafir

entry12 galeri
    2.
  1. anlaşıldığı üzere müslümanlar, tıpkı islamda "müslüman"ların ne olup olmadığı konusunda izlendiği -ve elbette ibret alındığı- gibi, benzer bir biçimde üzerinde mutabık kalabilecekleri bir kafir tasvirine de sahip değildir. kimileri için kafir dine aykırı oluşun vücuda gelmiş hali, biçimi veya temsili bir kavram olarak algılanıyor iken, bazıları için sanki üzerinde öyle fazla durmaya değmez, islam söyleminde bir çeşit "olsa da olur olmasa da" tarzı yan bir karakterdir.

    mesela itiraz noktalarını alt alta sıralarsak:

    --spoiler--
    1. kafirlere ölüm cezası yoktur
    2. allah kulların tercihine yönlendirme yapmaz.
    3. önceden bilme ve seçim hakkının olmaması iddiası hatalıdır.
    4. şeytan ile teşvikin olduğu iddiası temelsizdir.
    5. kafirlere saygı duyulmaz ifadesi hatalıdır.
    --spoiler--

    ortaya konan "modern" tabloya göre islam'da kafir denen kavram adeta bir renk, özgürlükçü islam anlayışında bir yan figür, alternatif bir görüş gibi ortaya çıkar. hatta daha öteye gidip abartmaya kalksak diyebiliriz ki kafirlik neredeyse ehl'i sünnet bir islam motifidir. peki bu güzel noktaya nasıl ulaşıldı?

    ben bu beş noktanın ikisine temas edeceğim. ama nedenlerim var. mesela, 2. ve 3. husus zaten "irade" meselesiyle ilgilidir, yani aynı mevzuya tekabül eder. burada ayetler konuşur ben tekrar ederim. bu ayetlerin nasıl yorumlanması gerektiğini de müslümanların kendilerinin kullandığı "parça parça ayetlere bakmak yanlış, kuran'ın bütününe bakmak lazım" tekniğinden aldım. bu tekniğin nasıl uygulandığı da "kafirlere ölüm cezası" meselesiyle ortaya kondu, bakalım:

    1. "kuran'da kafirlere ölüm cezası yoktur"; "lanet aslında dışlanmak demektir" tarzı liberal yaklaşımlar için islam dinine mensup kişiler ne der, bunları bilemem. yani tahmin ederim de, benim ilgi alanım değil. evet, islam'da kafirlere ölüm cezası yoktur, çünkü islam'a göre kafir "ölüm cezası" diye bir hukuğa tabi bile değildir, kafir bir haşere, yılan, bela gibi görüldüğü ve insandan sayılmadığı için zaten öldürülmesi, yok edilmesi elzemdir. bunu iddia ederken kuran savunucularının kriteri ele alınmıştır: "kuran bir tek ayet çekip çıkarılarak anlaşılmaz, bütünlük içerisinde ele almak lazım..." yoksa tek bir ayete bakarsak (yine diyanetin çevirisi kullanılacaktır) şöyle der:

    "Onları nerede yakalarsanız öldürün. Sizi çıkardıkları yerden (Mekke'den) siz de onları çıkarın. Zulüm ve baskı adam öldürmekten daha ağırdır. Yalnız, Mescid-i Haram yanında, onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. Kâfirlerin cezası böyledir." (bakara, 191)

    nasıl olur, biraz önce kafirler için ölüm cezası yoktur, çünkü kafirler islam'a göre ceza hukuğuna bile tabi tutulmayacak kadar insanlık dışıdır demiştik, oysa ki bakara'nın alıntıladığımız ayetinde "kafirlerin cezası böyledir" denmiş, yani islam'ın kutsal kitabı kafirlerin de bir cezaya, yani hukuğa tabi olduklarını belirtmiş. şimdi ben kendimle çelişmiş olmuyor muyum? eğer islamı savunan bu ayeti ele alıp kafirlere ölüm cezası yoktur, başka ayetlere bakarak bu ayeti yorumlamak lazım diyebiliyorsa, ben de bu islam savunucusunun kriterine uyarak kuran'ın başka ayetlerine bakarak kafirin aslında insan bile olmadığı, dolayısıyla ceza dahil hiçbir hukuğu hak etmediğini, böcek gibi ezilmelerinin zaten inancın bir gereği olduğunu iddia edebilirim. bana kim hangi kriterle karşı çıkacak? kuran'sa kuran, kuran'ın bir bütün olarak değerlendirilmesiyse o da tamam. bir tek itiraz şu noktada gelebilir: "sen kafirsin, inkarcısın, zalimsin, fesatsın, yani islam'ın kitabını doğru yorumlayacak kalp gözün yok, dolayısıyla senin yorumun sayılmaz, velevki bizim koyduğumuz kuran yorumlama kriterlerini takip ediyor dahi olsan..." tamam işte, ben de tam olarak bunu diyorum: kafirin böyle bir psikoloji içinde olduğu/olabileceği bilgisini nereden alıyoruz? kuran'dan değil mi, öyle...

    2. islam'a göre allah herkesi ve herşeyi yaratır, herkesin nerede nasıl hangi şartlarda doğacağına karar verir, kimin kafir olacağı allah'ın bilgisi dahilindedir. misal: ben bir köpeği bilinçli olarak parçalayıcı bir mekanizma haline gelene kadar ayıklama yöntemiyle üreteyim, ona her türlü saldırma eğitimini vereyim, aç bırakıp alanlarını benim belirlediğim bir mekanda bir kuzu ile başbaşa bırakayım. ondan sonra diyeyim ki "ben bu köpeğin iradesine karışmam". oysa mahkemeye çıksak ve hakim benim bu köpeği nasıl ayarladığımı duysa, bu dediğim savunmayı yemez. neden yemez? çünkü yerçekimi olan bir gezegende yukarıdan bırakılacak bir bardağın sert bir zemine düşerse kırılacağı gerçeği yerine uçup havalanması gerektiğini savunuyorum da ondan, bu da ancak masallarda olur. allah kafirin bile iradesini serbest bırakmış diye iddia edebilmek için aşağıdaki ayetleri toptan yok saymak, ya da yeni tabiriyle "yanlış ve eksik yorumlanmış" dememiz gerekir. bakalım bu ayetlere:

    "Yoksa, (makbul) tövbe, kötülükleri (günahları) yapıp yapıp da kendisine ölüm gelip çatınca, "işte ben şimdi tövbe ettim" diyen kimseler ile kâfir olarak ölenlerinki değildir. Bunlar için ahirette elem dolu bir azap hazırlamışızdır." (nisa, 18)

    "Şüphesiz yeryüzünde olanların hepsi ve yanında bir o kadarı daha kendilerinin (kafirlerin) olsa da onu kıyamet gününün azabından kurtulmak için fidye verecek olsalar onlardan yine kabul edilmez. Onlara elem dolu bir azap vardır." (maide, 36)

    "Kalplerinde hastalık olanların ise, pisliklerine pislik katmış (küfürlerini artırmış), böylece kâfir olarak ölüp gitmişlerdir." (tevbe, 125)

    "Bu, onların dünya hayatını sevip ahirete tercih etmelerinden ve Allah'ın kâfirler topluluğunu asla doğru yola iletmeyeceğindendir. işte onlar, Allah'ın; kalplerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimselerdir. işte onlar gafillerin ta kendileridir. " (nahl, 106-107)

    "Kafirlerin başına, onları durmadan (günaha ve azgınlığa) tahrik eden şeytanları gönderdiğimizi görmedin mi?" (meryem, 83)

    ve hala ikna olmayanlar, allah'ın iradeye müdahale etmediğini savunanlar için gelsin:

    "Biz, cehennemin görevlilerini ancak meleklerden kıldık. Onların sayısını inkar edenler için bir imtihan vesilesi yaptık ki kendilerine kitap verilenler kesin olarak bilsinler, iman edenlerin imanı artsın, kendilerine kitap verilenler ve mü'minler şüpheye düşmesin, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ile kâfirler, "Allah örnek olarak bununla neyi anlatmak istedi" desinler. işte böyle. Allah dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlar için ancak bir uyarıdır." (müddessir, 31)

    demek ki neymiş: "Allah dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola iletir"miş. cüz'i irade kulli iradenin yaninda havaymış. zaten modern olanlar hariç sıradan müslüman'a göre yüzyıllardır bilinen tam da budur: allah'ın dediği olur...

    --spoiler--
    "kafirlere saygı duyulmaz ifadesi hatalıdır"
    --spoiler--

    ama neye göre? kuran'a ve islam'a göre olmadığı kesin. üstelik hiçbir yerde "aman da müslümanlar kafirlere neden saygı duymuyor" diye bir şikayet yapılmadı. aklı başında, islam'ı bilen hiç bir kafir bir müslümandan böyle bir talepte bulunmaz. çünkü allah'ın kuran'da çok net bir biçimde belirttiği üzere kafir zaten islam'a ve bu dinin öğretilerine saygı duymaz, dolayısıyla bu dine bağlı olanların da kendisine (kafire) saygı duymalarını falan beklemez. komik olur bir tarafa, kafir böyle bir ihtimale inanmaz bile zaten. eğer bir müslüman bir kafire "sana saygı duyuyorum" diyorsa iki ihtimal mevcuttur: ya bu müslüman kuran'daki kafiri, allah'ının bu kafiri ne sebeple yarattığını bilmiyor, ya da bir plan peşinde. işte bu yüzyıllardır müslümanın müslüman olmayan kişiler için geliştirdiği yapısal şüphecilik böyle birşeydir. haklıdırlar, çünkü dinlerine göre kafirden bir hayır gelmesi mümkün değildir. ama yanlış anlaşılmasın; aynı itimatsızlık bir kafirin bir müslümanın yaklaşımlarını değerlendirirken de kendisini gösterir. kafir müslümanın samimiyetinden daima şüphe eder, islam öğretilerinden biraz haberdar olan her kafirin ister istemez yapacağı tam da budur, aksi beklenmesin. birbirimizi insan olarak değil ama "kafir/müslüman" olarak görürsek olacağı nedir?

    ve kafire bile kuran'ı savunmak zorunda bıraktıran müslümanlardan sana sığınırım ey masal kahramanı...

    (bkz: kuran ı reddeden müslümanlar)
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük