bulimia nervosa

entry24 galeri video1
    15.
  1. insana çok şeye mal olabilecek bir illet.

    buyrun:

    her şey lisede, sınıftaki diğer kızlara göre daha toplu olduğunu farketmemle başladı. aslında öyle abartılı bir fazlam yoktu ama elif' in giydiği o çok güzel turkuaz elbiseye sığamadığımı farkettim. ve gizliden gizliye sevdiğim umut, elifle sevgili olunca bir anda dünyam karardı. arkadaşlarıma 'ben çok mu şişmanım, ben çirkin miyim' diye sormaya başladım, genelde ' tatlım öyle abartı bir kilon yok, birazcık fazlan var sadece ama senin de yüzün çok güzel' türevi cevaplar alıyordum. ama yeterli olmaz, çünkü benim yüzüm güzel olsa da, umut elif' i seçmişti. artık kilo ile ilgili en ufak bir espriyi bile kaldıramayacak duruma gelmiştim. saatlerce bilgisayar başında diyetleri inceliyor, her hafta yeni bir diyete başlıyordum. fakat diyetleri kafama göre yaptığımdan ötürü her seferinde başarısızlığa uğruyordum. her gün, her saat düşünebildiğim tek şey, zayıf biri olmaktı. günlerce aç kalıp, neredeyse hiç bir şey yemiyordum, bir gün açlıkla mücadelemi kaybettim, yedim, yedim, bakkaldan aldığım 2 paket cips, bir litrelik kola, buzdolabındaki dünden kalma çorba, reçel ve sabahtan kalma ekmek, istikrarlı bir şekilde hiç durmadan hepsini bitirdim. bir anda içimi bir pişmanlık kapladı, kendimden tiksinmiştim, önümde kalan yemek artıklarına iğrenerek baktım ve banyoya koştum. yediklerimin hepsini geri çıkarmak zorundaydım, çıkardım da, kustum, kustum... gözlerim kızarana, başım dönene kadar kustum. o kadar rahatlamıştım ki, istediğim her şeyi yemiştim ve en ufak bir ağırlık hissetmiyordum. devam etti bu durum, başlarda günlerce aç kalıyor, sonra kendimi ödüllendirme amaçlı deli gibi yemek yiyor ve onları geri kusuyordum. daha bir ay dolmadan matematik öğretmeni, 'pallas sen kilo mu verdin' deyince dünyalar benim olmuştu. zamanla kusmalarım arttı, yiyor, kusuyordum, boğazım sürekli acıyordu artık, sabahları diş fırçamda kan görüyordum ama o kadar mutluydum ki, zayflıyordum çünkü. artık yemek yerken bile tek düşündüğüm şey kusmaktı, hani ''yemek için yaşamak'' ve, ''yaşamak için yemek'' vardır ya, ben kusmak için yiyordum resmen. arkadaşlarım '' oha lan nasıl zayıfladın sen böyle, hangi diyeti yapıyorsun?'', uzun zamandır görmediğim biri '' pallas, ne kadar değişmişsin, ne güzel olmuşsun sen'' deyince, ben mutluluktan havalara uçuyordum. aylar geçti bu şekilde... kilo veriyor, tartıdaki en ufak bir değişimi dahi not ediyordum, ama ders notları umrumda değildi, dişimdeki dolgu düşüyordu, düzensiz adet görüyordum üç aydır ama önemli değildi, çünkü 2 gün öncesine göre iki yüz gram daha zayıftım. anneme yakalandım bir gün kusarken, zaten izliyormuş beni bir süredir o da. psikologlar, diyetisyenler, psikiyatrlar, anti depresanlar, ve bir sürü şey.. anti depresanın verdiği boşluk hissi... sonra yapılan tahliller, hipotansiyon, düzenli bir menstürasyonum olsun diye yapılan hormon takviyeleri...

    bulimia' nın hayatımdan ne çok şeyi aldığını yıllar sonra yeni yeni görüyorum, yüksek puanlı bir anadolu lisesindeki, çalışkan, arkadaşları tarafından sevilen, neşeli bir genç kızdan, kafasındaki saçların yarısını saç fırçasında bırakan, diş etleri kanayan, sinirli bir insana çevirmiş beni o zamanlar. bedenen zayıflamaya çalışırken, karakterimi de zayıflatmış. bulimia' yı atlattıktan sonra, bulimia öncesi zamanlarımdan daha kilolu bir duruma gelmiştim. şimdi, son bir kaç aydır, hiç bir şey yapmadan kilo veriyorum, yine bulimia yüzünden, yok hayır, bu sefer kusmuyorum, o zamandan kalma hasar şu an bana fiziksel rahatsızlıklar olarak yansıyor, iki haftada bir doktorlarımı ziyaret ediyorum bu yüzden, ama olsun, atlatacağım...

    bunu niye mi yazdım: belki bulimia dan muzdarip olan biri bu yazımı okur da bir an önce vazgeçer diye. ben okuyordum çünkü, hastalığımın adını öğrendikten sonra araştırmıştım, bulimia yüzünden aşırı kilo veren kişileri görmüştüm, ama bunlar beni korkutmak yerine cesaretlendirmişti,'' demek ki cidden zayıflıyorlar'' demiştim. sen, bulimik kardeşim: eğer bunu okuyorsan, sana yalvarıyorum, bir an önce git ve tedavi ol. inan bana sana hiç bir getirisi yok, bol miktarda kilo kaybediyorsun belki ama, bu şekilde verdiğin her kilo senin sağlığının da bir parçasına mal olyor. elimden gelen her şekilde yardım ederim sana ve yemin ederim bunu bütün samimiyetimle söylüyorum. lütfen, ama lütfen bir an önce kurtar kendini.

    sevgiler, pallas.
    10 ...