"bu izlerin nasıl olduğunu bilmek ister misin? babam... sarhoşun ve şeytanın biriydi? bir gece, tamamen zıvanadan çıktı. annem, kendini korumak için mutfaktan bir bıçak kaptı. babam bu durumdan hiç hoşlanmadı. zerre kadar... bu arada ben, onları izliyordum. babam, gülerek bıçağı annemin elinden aldı ve bana döndü: " neden bu kadar ciddisin, evlat?" dedi. elindeki bıçakla bana yaklaştı... "neden bu kadar ciddisin?" dedi ve bıçağı ağzıma soktu. " hadi yüzüne bi gülümseme konduralım!" dedi ve..." the joker, the dark kinght 2008.
her gülüşün altında mutluluk yatmıyormuş.
bazen acı,
bazen gurur.
bazen onur,
bazen nefret.
her gözden gülümseme okunmuyormuş.
her gülümseme aslında bir ciddiyetmiş.
şimdi aynaya baktım, kendime. ama seni gördüm, "baba". gülümsüyordum çünkü. sürekli gülüyordum. çünkü o izi bırakmıştın bende. hep gülmemi istemiştin. ciddiyet bana göre değil miydi ki; böyle bir karar vermiştin? yoksa herkesin güldüğümü görmesini ama her an ciddi olayım mı istedin?
sende bunu istememiş miydin? beni düşünmüş, üzülmememi istememiş miydin? evet; gülüyorum o günden beri. nasıl güldüğümü sen düşün; "baba".