perşembe günü basın toplantısıyla hakemliği bırakacağını açıklamış.
ancak dün sergen yalçın'ın da dediği gibi ikide bir arkasına sığındığı "tehdit ediliyorum" bahanesi çok inandırıcı değil. kapısına dayanan kameralar ve içinde oturmadığı evin kapısının çalınması ise basının suçu ama ne zekeriya alp'in ne aydınus'un maçası basına laf etmeyi sıkmadığından topu futbolseverlere atıyorlar.
fırat aydınus bir "halt "etti ve şimdi altından kalkamıyor aydınus'u himaye eden güçler şimdi suçu taraftara atıp sergiledikleri tiyatroyla bu tetikçiyi yeniden sahalara döndürmeye çalışıyorlar. umarım başaramazlar.
dün ekşide bazıları birileri istedi diye hakemliği bırakmasını "görülmemiş şey!" diye köpürtmüş... burda da vardır bu kafadan o yüzden hatırlatayım;
ali aydın denen tetikçi bir beşiktaş maçında galatasaray'ı doğradıktan sonra maç çıkışında rahmetli özhan canaydın "bu adam hakemliği bırakacak, kişisel olarak takipçisi olacağım" dedi ve ali aydın da hakemliği 3 gün sonra bıraktı. çok da iyi oldu bir mikrop sahalardan temizlendi ama ne yazık ki mhk'de devam ediyor yanılmıyorsam....
bu gibi adamların sahalardan "kamuoyu tepkisi" ile temizlenmesi iyi bir adımdır. o başkan bu gazeteci istedi diye değil taraftar istedi diye giderse yarın öbür gün tetikçi hakemlik ekolü biraz daha tedirgin hareket eder.
her kulüp taraftarı bu işde ortak hareket etmeli.
bugün fener'e yarın size, bugün fırat, yarın kuddusi, öbür gün cüneyt...