aslında "hiç mi yok" ironik sorusunu doğuran, bazı "şey"leri (nesne vs) var olsa da insanlardan saklama durumundan kaynaklanır. insanlar erken yaşta bu soruyu sormaya itilirler. Şöyleki :
"hiç mi yok" sorusu öncesi :
çocuk : Anne çukulata var mı?
Anne : (var olmasına rağmen) yok çocuğum.
- elbette çocuklar sanıldığından akıllı olduğu için çukulatanın varlığından haberdar olur.
sonraki zamanlarda :
çocuk : Anne şeker var mı? Anne : yok yavrum.
çocuk : hiç mi yok? (daha önceki deneymlerinden "yok" cevabının yalan olduğunu bilerek)
Anne : yok evladım.
çocuk : azıcık nolur anne ya.
ve anne dayanamaz bir şeker verir. Çocuk artık öğrenmiştir. bir şeyi elde etmek için zorlaması "yok" denmesine rağmen diretmesi gerektiğini kavrar.
ileriki yaşlarda :
çocuk : abi ekmek var mı? (artık büyümüştür. otuzuna bile gelse biz ona çocuk diyeceğiz.) bakkal : yok birader.
çocuk : hiç mi yok?
bakkal : yok. tükendi.
çocuk : yapma abi ya, nerden bulayım bu saatte şimdi. (üzüntülü ifade, acındırma vs.)
bakkal : yav tamam şurada mehmet efendiye ayırmıştım bir ekmek bu saate kadar gelirdi, onu al tamam.
çocuk : eyvallah abi.
işte "hiç mi yok" sorusunun sorulmasının sebebi budur.