bir mahalle berberiyle bir askeri berber arasındaki mutsuzluk dağlar kadardır.
nizamiye kapısından adımınızı attığınızda kontrolden geçirilirsiniz, saçlarınız uzun ise hemen ayırırlar sizi kenara, berber koltuğuna oturursunuz ve koyun kırpar gibi saçınızı keserler tabii o mutsuzluğu yaşarmısınız bilemiyorum çünkü oradan çıkar çıkmaz elinize askeri eşyaları verirler ve kalacağınız koğuşlara doğru yol alırsınız, hepsi bir aradadır şaşkınlık, aptallık ve salaklık. beyin uçar gider, koyun gibi oradan oraya.