dünyaca ünlü türk piyanist. bak tanımı yaptım hem de dünyaca ünlü ile başlayarak. Allaha inanıp inanmaması veya siyasi fikirleri zerre şeyimde değil. burada yazacağım arabesk müzik ve dinleyicileri hakkında dediği saçma sapan sözlerdir.
zerre empati yeteneği olmayan insanlar sürüsü bu ve bunun yandaşları. lan gram saygınız yok mu? bir tek siz doğrusunuz herkes yanlış. bir tek siz aydınlaşmışsınız biz davar sürüleriyiz değil mi?
şunu armağan ediyorum size :
ve devam ediyorum aşağıda "sen" diye hitap ettiğim kitle fazıl ve onun gibi düşünenlerdir.
isteyen istediği müziği dinler lan. zevkler ve renkler tartışılmaz diye bir klişe söz var onu da mı düşünemiyorsunuz ha? Ben ferdi tayfur'un şarkılarıyla bir şeyler hissediyorsam, rahatlıyorsam sana ne lan. sen kimsin ki hakkımızda yavşak, vatan haini diyorsun. illa senin piyano çalmanı mı dinlemek zorundayım ben. zorla beethoven dinleteceksiniz elinizden gelse.
insanlar çeşit çeşittir bak sizin anlamanız için en basitinden giriyorum. isteyen rock isteyen rap isteyen arabesk isteyen mozart dinlesin. Bizim herkese saygımız var. arabesk bir acının müziğidir. bir isyanın, haykırışın müziğidir. Toplumun birçoğu bu müziği dinlemiştir, dinlemektedir. Üzerine sayısız makaleler yazılmıştır. Neden bir toplum arabesk dinler? hiç düşündün mü? herkes senin gibi zengin bir babadan çıkma değil. hayatın acı yönleriyle karşılaşmış insanlar var. yüzünüzde o kibirli ifadeyle yeaa ajitasyon yapmayın ağlak herifler dediğinizi duyar gibi oluyorum sik kafalar önce bir toplumun geçmişini araştırın. diğer insanları da düşünün lan sorgulayın en azından. ikinci nokta arabesk müzik bize ait değilmiş. sanki rap,rock ve klasik müziği türkler buldu amına koyayım. sanki hiç türk sanat müziği dinlediniz. lan kültürlerin etkileşimi diye bir şey var onu da mı duymadınız?
bak kardeşim, dersin ki arabesk müzikten hoşlanmıyorum bana basit geliyor, bence kötü bir müzik türü. amenna. ama sen kimseye dinlediği müzik üzerinden laf atamazsın. bu senin hoşgörüsüz bir insan olduğunu gösterir.
bak cemil meriç hakkında bir yazı kopyalıyorum internetten oku biraz üstüne düşün:
Meriç'in yeni yöneldiği alan Hint kültürüdür. Hint'ten düşünce hürriyetini, düşüncenin gökkuşağını bütün renkleriyle sevmeyi öğrenmiştir. Bir tarih hocasının Hint'le uğraştığı için onu ayıplaması üzerine, "eskiden Batı aforoz edilirdi, şimdi Doğu aforoz ediliyor. Daima aforoz, daima duvar, daima husumet. Bu lanet çemberini nasıl yıkacağız?.. Bundan sonra kütüphanene dön, yani kitap ol, aydınlan ve aydınlat"2 diyerek ideoloji tutsaklığına ve tahripkâr Batıcılığa karşı toplumu aydınlatma görevini üstlenir.
1968'lere kadar insanlığın düşünce tarihini inceleyen Meriç, bir Konya yolculuğu sırasında bir üniversiteli gencin "Sen bizden değilsin" demesi üzerine, ben ve onların kim olduğunu düşünür ve "Uçurumun kenarında uyanıyordum. Demek boşuna çile çekmiş, boşuna yorulmuştum. Bu hüküm hakikatin ta kendisiydi" diyerek aradığı hakikatin kendi öz değerlerinde olduğunu keşfeder. Aynı zamanda kendisiyle birlikte yanlış istikamete gitmiş Türk aydınlarına ithafen şöyle der: "Tanzimat'tan bu yana Türk aydınının alın yazısı iki kelimede düğümleniyordu: Aldanmak ve aldatmak. Senaryoyu başkaları hazırlamıştı, biz sadece birer oyuncuyduk. Nesiller bir ütopyanın kurbanı olmuşlardı. Avrupa'yı tanımamak gaflet; Avrupa'yı tanıyan ülkesinden kopuyor. Bu lanet çemberinden nasıl kurtulacağız."3
Aslında olay doğu-batıya dayanıyor. doğu müziği olduğu için küçümsüyorsun arabeski. Klasik batı müziğine tapıyorsun. tamam, batı ülkeleri daha modern, gelişmiş olabilir. sevebilirsin, örnek alabilirsin. ama tarih boyunca hep ilişki içinde bulunduğun bir diğer kültüre hakaret edemezsin. küçümseyemezsin.
