Hayali girmekti eve, anahtarsız.. Zili çalarak sadece..
Hiç bakmamıştı gözü gitsede..Yalnız kalpler sütununa gazetede
Yalnız uyur, yalnız uyanır, Tek başına yer yemeğini..
O gün de yalnız uyandı..Yarın, dedi, ölme zamanı..
Açık penceresi soğuk günlerde bile..Belki biri girer diye..
Ama yarın erken kalkacak, Söndürdü ışığı gece yarısı..
Dünyadaki son gününde, Döndü durdu yatağında Sıkıldı, kalktı..
ilk kez göz attı yalnız kalpler sütununa..
Yalnız kalpler,yalnız kalpler..Sayfalarca yalnız kalpler..
Ama şimdi mektubunu yazacak, 'Kimse mesul değil!' deyip imzalayacak...
Yazdı kısacık son yazısını, Attı kendini dışarı sabaha karşı...
Son bir kez, şemsiyesiz..Yağmura doysun diye....
Başını damlalara kaldırdı, Sırılsıklam oldu, ıslandı..
Masasına çöktüğünde, Yine önündeydi gazete..
Birden kalbiyle bağlandı.. Yazıdan hayal ettiğine..
Dalgaları deniz kabuklarından Dinleyen çocuklar gibi ..
Bir kalp buldu sayfalarda, Sevdi rumuzunu sevdiği birini..
Aklında kurdu, kurdu..Verdi kalbini hayali birine
Yanında düşündü onu, Çok yakıştırdı kendine..
Yalnız kalpler...Sayfalarca yalnız kalpler
Onada bir mektup yazdı, Zarfında adresiyle
Sonra gitti aynaya baktı, Cesareti var mı hala diye....
iki mektup masasında.. Odaya geri döndüğünde
Baktı ikisine de, Acaba hangisi hangisiydi diye....
Ansızın gözünden bir damla.. Önce burnuna, sonra sayfaya...
işte seçti bile gözyaşım, dedi Koydu mektubu zarfına...
Yırttı attı öbür mektubu..Yavaş yavaş ayağa kalktı
Gitti içeriye..Son kez dinlenmeye yatağına yattı...