"gemileri karadan yürüterek istanbul u almış" bazılarımız bu tarihi araştırır tarihci bilim adamı olur, bazılarımız da, böyle masalları dinleyerek ülkesinde kahraman olmak isteyenleri izleriz. bir ülkenin hem aydını hemde askeri olmalıdır. bu bütün ülkeler için geçerlidir. avrupalı da yada a.b.d'li halkların kendileriyle gurur duymaları kendi ülkelerinden çok daha "az gelişen ülkelerin" birçok sebepten dolayı kendilerinden geride olmalarını bilmeleri ve bunu teknolojinin birçok imkanıyla bizlere izletmeleri, paranın gücünü tekrar maddiyatla açıklamaları, yeni gelişen ülkeler için onlara yetişmenin "yüzeysel" bilgiler yada kısa yoldan bunu yaşamaya çalışmaları, bilenle bilmeyeni, zengin olanla olmayanı, tuhaf bir çelişkiye sokuyor. bu sisteme lanet edenle, bu sistemi bu şekilde yaşamak isteyenlere karşı teknoloji hızıyla yetişip bir şeyleri düzeltmenin imkansızlığı kadar "bu savı paylaşan kişiyi" de anlamak o kadar zordur.