her kedere, her sürgüne ilmek oldum bir zaman
poyrazların yamacında bendini aşan sel benim
kuşatıldı ufuklarım, lal da kaldım bir zaman
ormanların kuytusunda gizli açan gül benim
kalktığım yerde çığlık, düştüğüm yerde mayın
kelepçenin çeliğine rehin düşen can benim
aşk oduyla tutuşup göğe döndüm bir zaman
kurşunlarla delik deşik yama tutan ten benim
unutmadım upuzun öfkelerin kısa hayatlarını
yakılan köylerden göçe uzun, ince yol benim
hangi hüznün buğusunu silecek zaman
en dilsiz dağları da bombalanan yurt benim
sonra ölüm dağları yaptılar, kirle yazıldı tarih
bilmediler, atası vuruldukça şaha kalkan tay benim