ben de devlet memuruyum. en çok bana soracaksınız, en çok beni konuşturacaksınız. her gün aynı saatte kalkıp, aynı yerde sigaramı yakıp, aynı yollardan yürüyüp, aynı yerde sigaramı atıyorum. işyeri aynı, selamlaştığım insanlar hatta selamlaşma zincirim bile aynı. düzeni tek bozan şey, koridorun başındaki güzide hanım. genelde asık suratlı oluyor sabahları. gece kocasında sağlam bir tokmak yediyse güller açıyor yüzünde. onun dışında her şey rutin.
bizde hal böyleyken, bazen vergi dairesine gidiyorum, üst katlarda/vatandaş yoğunluğu az olan servislerde şen kahkalarla irkiliyorum. çaylar alınmış bir masanın etrafına toplanılmış. kah kah kah kih kih kih. neye gülüyorsunuz ulan diyorum. küçük bir pipiden daha komik olan ne olabilir diyorum. belediyede durum aynı, kaymakamlıkta durum aynı.
bunca rutinin arasında böylesine eğlenmek hakkaten sanat amına koyim. aha bak güzide geçiyor yine, surat beş karış. ulan kahkadan ölemediğimiz gibi bi de milletin tokmaksızlığı canımızı sıkıyor. öylesine de insanım, adamım.