devrim; bir ekonomik bir ilişkinin başka bir ilişkiye evriminden doğan nitel sıçramadır, devrimci ise bunu uygulayan kişidir. tarihte çeşit çeşit devrimler vardır; burjuva devrimleri, sosyalist devrimler gibi.
emperyalist çağın özel bir çelişkisi vardır; ezilen uluslar ve ezen uluslar. nitekim 20.yy'ın başında ezilen bir ulus olarak kapitazm ile feodalizm arasında bir yerde bulunuyorduk ve burjuva devrimi başlamamıştı. türk burjuvazisi henüz pazarlara hakim olamadığı gibi bir ulus bilincide gelişmemişti. işte mustafa kemal önderliğinde başlatılan ve emperyalizme karşı yürütülen bu mücadele emperyalizme ve onun işbirlikçilerine karşı yapılmış bir devrimdi. bu bir burjuva demokratik devrimidir. çünkü ülkedeki işbirlikçi tefeci bezirganlığına karşı ezilen bir ulus mantığıyla dış müdahaleci emperyalizme karşı bir mücadele verilmişti. bunun önderi ise türk burjuvazisiydi. fakat bu yarım kalmış bir devrimdir çünkü içindeki feodal unsurlar tasfiye edilememiş ve toprak ağaları ile ittifaka gidilmiştir.
cumhuriyet'in ilanı ile yeni bir kapitalist toplumun inşası başlamıştır. feodalizme karşı hala ilericiğini koruyordur türk burjuvazisi bu nedenle ilerici nitelik taşır. feodal bağlar kırılmaya çalışılmış ve türk burjuvazisi kendi pazarlarına hakim olma mücadelesinde toprak ağalarıyla karşı karşıya geldi. toprak reformunu yapamayan burjuvazi zamanla- 2.dünya savaşı sonrası- emperyalist düzene entegre olarak ülkeyi yarı feodal ve sömürge bir hale soktu. 80 sonrası globalleşme ile ise feodal bağlar artık türkiye'de kırılmış, fakat çarpık bir kapitalist sistem gelişmiştir.
marks ise kapitalizmin 1.evresinde yaşamıştır. bu nedenle tezlerinin gövdesi dursada başına pek çok şey eklenmiştir.örnek olarak gelişen emperyalizmin doğurduğu akımlar gibi; faşizm buna bir örnektir. dolayısıyla marks'tan öte lenin ile karşılaştıralabilir. bundan öte olan şey marks'ın teorisi kapitalist toplumlar için geçerlidir. işçi sınıfının varlığı olmaksızın sosyalizm inşa edilemez. rusya'da ise bir işçi sınıfı 1917'De vardı dolayısıyla onun bir sınıf bilinci de vardı. bu nedenle marks ile mustafa kemal atatürk benzeştirilemez.
türk devrimi fransız devrimine benzer. burjuvazinin iktidarı ele geçirmesidir, feodal düzenin yıkılıp kapitalist bir düzen kurulmasıdır fakat bu eksik yapılmıştır bu nedenden ötürü ülkede işçi sınıfının bir sınıf bilinci gelişememiştir. tabi bunlar çok farklı konuların ana fikridir. bu nedenle uzatmamak için yazıyı burada kesiyorum.