çok sevdiğim, aşağı yukarı 25 yıldır hayatımda bulunan, can dostum bir hanımefendinin, ilk tanıştığımız günlerde (sene '87 - '88) ettiği kelamdır bu. o zamanlar hepimiz genciz, üniversiteliyiz, hayatı ve insanları değiştirebileceğimizi sanıyoruz! ("dünyayı istiyoruz, hemen, şimdi!" - tabii ki sonradan gördük hanyayı konyayı!) önce ben de anlamadım laf arasında ne demek istediğini, sonra sordum, anlattı, dinledim... o günden beridir de, bu hanımefendiyle hemfikir olmakla kalmayıp; kendisini "bilge", "ermiş", "guru" ilân etmişimdir.
şimdi, tersine evrim'in ne demek olduğunu sizlere burada, gecenin bu saatinde uzun uzun anlatmaya, açıklamaya kalkmayacağım. zira o hanımefendi kadar güzel anlatabileceğimi sanmıyorum. toplumları (sadece tc'de görülen bir olgu değil bu) oluşturan bireylerin akıl, zeka, algı ve ruhsal durumlarında olan/oluşan gerilemenin, tüm toplumlara ve dünyaya etki ederek yayılmasına tersine evrim diyebiliriz.
savaşlar, açlık, ırkçı/dinsel/seksist ayrımcılık, salgın hastalıklar hep tersine evrim'in sonuçlarıdır. albert einstein da bu nedenle "üçüncü dünya savaşı'nda ne ile savaşılacak bilmiyorum, ama dördüncüsü taş ve sopalarla olacak" dememiş midir? örneğin; george w. bush gibi bir insan *, insanlığın ilerleme yerine geriye doğru gittiğinin, canlı, iki ayaklı kanıtı değil midir?
