cem adrian'ın yeni vurgunu. bir odada dü$ün kendini. sadece güne$in ı$ık süzmesi vursun gözya$ının suladığı kirli sakalına. ayaktasın ve avuç içini sıkıyorsun. çıplaksın ama hayata kar$ı da savrulan bir yaprak hissindesin. bağırıyorsun ve bağırarak bu $arkıyı söylüyorsun:
rüzgar okşar yüzünü ama sen rüzgara dokunamazsın...
güneş değer tenine ama sen güneşe uzanamazsın...
bu şarkı senin şarkın ama sen susturamazsın...
her yolcu gitmek ister.
ne yapsan durduramazsın...
elveda... elveda... kırık kalbim, kesik bileğim...
elveda... elveda... eğik yüzüm, soğuk ellerim...
elveda... elveda... kısık sesim, soluk benzim... elveda... elveda...
bir yalanın içinde kaybolup durunca...
kimse durduramıyor yağmurları yağdırınca bulutları!
neden susturamıyor içindeki delik deşik umutları?
düştüm!
kalkarım yine ellerini bana uzatınca tanrı!
tanrı bulsun istedim... sevsin bütün kayıp çocuklarını!