o degil de sözlük, içime fitne ne zaman girdi biliyo musun, aslında bir zamanlar çok umursadıgım ama şimdi umursayamadıgım bir kız yüzünden. zaman öss zamanıydı, kız arkadaşımla yaklaşık 3 senedir beraberiz. onu seviyorum o da beni seviyo sanıyorum. o sene pek de çalışmadım çünkü ergen dönem işte safsın, tüm kalbinle seviyosun onu, o da seni seviyo sanıyosun bastıkça basıyosun degeri*. öss zamanı geldi çattı, öss sınavına girdikten sonra ben seni arayacağım merak etme dedi, tamam dedim. sınava girdik, sınavı takan kim, ben kızdan cevap bekliyorum 2 gün oldu cevap yok, içime merak düştü 'napıyosun bir şey mi oldu? ararsın diye bekliyodum' diye bir mesaj attım. bana dönüşü şu şekildeydi, 'sınavım senin yüzünden kötü geçti, lanet olsun sana, defol git hayatımdan vs vs' . sonra durdum düşündüm naptım ben acaba diye kendimde suç aradım, onda degil *. derken, sınav sonuçları geldi tam 270.000'lerdeyim, tercihler yapıldı, benim kalbim aşırı derecede kırık, bir geri dönüş bekliyorum zaten puanımda iyi gelmemişti ama ben hala onu düşünüyorum belki arar diye. o sene tercih yapmadım ama arkadaş dumlupınar üniversitesinde sosyoloji bölümüne gitti. hem de bana hiçbir kelime söylemeden, yaşadıgımız o 3 senenin hatrına tek kelime etmeden. işte o zaman hayat attı tokatını bana, hiç yapmadıgım şeyi yaptım, aldım bir tane bira koştum sahile telefondan girdim face'e bakıyorum, arkadaşımız yeni sevgilisini bulmuş, facebook'a beraber resimlerini koymuş. kendi halime güldüm sonra lan ben bunları hakedecek naptım sana veya naptım bize diye düşündüm. aslında bu tarz şeyleri bana önceden de yapmıştı tamı tamına, hiç unutmam üç defa aldatmıştı da ben yine de affetmiştim onusonuncusuyla beraber toplam dört ediyo bizdeki aptallık şimdi bakınca ama ya neyse işte saflık diyorum ben ona. bir süre içtim orada biramı son damlasına kadar, daha önce hiç yapmadıgım bir şeydi bu dertlenip bira içmek,* düşündüm dedim ki kendime, lan brotha sana yapılanı unutacak mısın yoksa unutmayıp cezalandıracak mısın, hangisini seçeceksin diye sordum kendime. işte o zaman düştü içime fitne ilk defa o zaman yaptım anlaşmayı şeytanla, ona ilk defa o zaman düşündüm kötülük yapmayı. aradım onu seni unutamıyorum dedim*, biraz zor oldu tekrar barışmak ama amacıma inandıgım için pek zorlanmadım. bu arada istanbulda oldugum için gidip geldi istanbula buluştuk. buna bir güzel ümit verdim, dedim ki 'güneşli günler yakında sadece beni bekle, seni kaybetmek istemiyorum, çok mutlu olacagız' . ayrıca bir de bu arada ben tercih yapmadıgım için tekrar üniversite sınavlarına hazırlanıyorum ve sınav sistemi o sene degişmişti adı, lys olmuştu*. derken buna ümitleri aşıladım durdum, aslında o kadar fazla yapmak istemezdim ama kızın huyu kötüydü, beni o aralıkta tekrar aldatabilirdi ki ben de sınavlara vermişim bütün dikkatimi kaybedebilirdim, bu benim için çok kötü olurdu*. sonra sınav dönemi geldi çattı. o sınavlar da süper geçti. tercih zamanına kadar kesmedim bununla ilişkimi, bu arada yine gelip gidiyor, ben de ona senin yanına kütahya'ya geliceğim diyorum, bu da bir mutlulukla hayal kuruyor falan işte. lys sonuçları açıklandıgında, o sene ilk 20.000'lerdeydim. hatta o kadar inanamadım ki sonuca 200.000lerde miyim lan acaba ben yanlış mı görüyorum falan diye bakıyorum ama dogru bakmışım işte, bu intikam alma istegi bana 250.000 kişiyi bir senede geri bıraktırmıştı. bu kadar sıralamayla dumlupınar'a gidilir mi lan, işin intikam yeri burası işte. bana sordu puanın ne kadar vs gerçegi söylemedim ve dumlupınara gelecek kadar bir puan söyledim. tercihleri beraber yapalım deyince tamam dedim ama içimde bir kazan fokur fokur kaynıyor. ardından tercih günü de geldi çattı, beni o gün birçok defa aradı açmadım telefonu. ondan sonraki günlerin hiçbirinde açmadım telefonunu, arkadaşlarıyla haber yolladı eve geldi, çıkmadım karşısınaneden açmadıgımı aslında biliyodu anlamıştı çok zekiydi kendine kızıyodu belki de kabul etmek istemiyodu böyle bir şey yapabilecegimi. derken büyük gün geldi çattı, ugruna bir sene emek verdigim, bütün planlarımı bütün gücümü ona bagladıgım tercih sonuçlarına, hacettepe üniversitesi maliye bölümü. annem ağladı o gün mutluydum hem de nasıl, herkes tebrik ediyo, millet şokta bu işsiz burayı nasıl kazandı falan diye. hemen facebook'a duvarıma yazdım, hacettepe üniversitesi maliye bölümü diye. o günden sonra beni aramadı ve bu ilişki böyle bitti. tahminimce o da anlamıştır neden böyle yaptıgımı, ona süper bir ders verdim böylece, çok zor oldu be sözlük bir sene boyunca aynı amaç için gecemi gündüzüme katıp savaştım durdum ama böyle igrenç bir adam oldum. sonuç olarak kimseye güvenemiyorum, kimseyi sevemiyorum o günden sonra, o bana hayatımın bir dersiydi. şimdi benim için önemli degil tabi ama içime fitneyi düşüren beni şeytanla anlaşmaya iten oydu.
