yaran diyaloglar

entry8100 galeri video5
    6810.
  1. bayram dolayısıyla geniş aile efradı doğudan-batıdan gelmiş ortada bir büyük evinde buluşmuştur, her bayram olduğu gibi..

    biz bir iki genç de üst katta balkonda oturmaktayız. akşam saatleri. dışarıda ışık yok. pencereden gelen ışıkla oturuyoruz. perdenin az bir kısmı açık. içerdeki televizyonda ne olduğunu görebilecek kadar. 4 kişiyiz. ben ve kuzen çocukları. en büyük benim, benden birkaç ay küçük var(K), ondan 3-4 yaş küçük var (M), bir de ondan da 5 yaş küçüğü var (N). (hay allah'ım şu bir olayı anlatacakken on saat gereksiz bir girizgah yapıyorum ya, bu huyumdan nefret ediyorum.. neyse..)

    herkes dışarı tarafa doğru oturmuş, sadece m pencereye doğru oturmuş bir taraftan da televizyona bakıyor. ekranda belgesel var. böcek neyin gösteriyor, bu ara sıra lafın tam ortasında "ana baksanıza" deyip, ekranda ne varsa onu gösteriyor bize. "bunların gözleri çok iyi görüyomuş ya baksanıza", "anaa şuna az baksanıza" vs.. diye gidiyor. bakıyoruz,sahne hakkında iki üç yorum yapıp, muhabbete kaldığı yerden devam ediyoruz. bir ara nerden açıldıysa çita ve antilop mevzusu geldi ortaya. bizim m bir iddia attı ortaya: "ya çita mita hikaye de, bu aslana ormanlar kralı diyorlarya, alakası yok ya, kangal bi aslanı dövüyor ya". biz bir an susup baktık sadece. sonra hepbir ağızdan "olur mu lan öyle şey" vb cümleler kurduk. görmüş bu bir kere, "siz hiç gerçekte gördünüz mü" falan dedi bu. "yok" dedik de, "istisnadır o olmuşsa da yaa" deyip geçtik. tam o sırada, "aha aha bakın çita antilop!" dedi. herkes döndü pencereden görünen televizyona baktı.

    -yakalicak bak nası koşuyo
    -manevra yapıyor ya antilop baksana
    -hadi oğlum yakalicaksın
    -yakalar ya
    -ayyy
    -aha tuttu
    -gitti gittii..

    yorumlarından sonra herkes bir anda önüne dönüyor. sonra m yine yoruma başlıyor.

    -ya bu hayvanlar varya gözüne kestirdiğini bırakmıyor.

    ordan k karışıyor

    +tabii ya, bir sürü görsün mesela, gözüne bir tanesini kestirir, onu yakalamaya çalışırken dibinden geçtiği hayvana hiç bakmaz, aslında yakalasa yakalar yani. hem olm aslanı nerde kangal dövecekmiş ya, kral demişlerse boşuna değildir. heybeti yeter onun.

    ben de ara sıra atlıyorumdur olaya.
    *hea bir kükredi mi...

    m yine başlar kangal muhabbetine. ve bir iddia daha atar ortaya.
    -olm onların boyu varya hayvan yaa, hayvan gibi uzuyorlar, bak senin kadar oluyorlar. bizim orda bir kangal vardı. küçükten geldiydi. bir büyüdü bir büyüdü. lan hayvan bir gün sokakta gidiyordu. pat diye dü..

    k lafını keser:
    +ya kafaları da kocaman ha onların.

    m duymamış gibi lafı devam ettirir:
    -he.. işte hayvan gidiyordu yolda yavaş yavaş sonra birden d...

    k yine:
    +ya ben pitbulla kangal dövüşünü izledim. kangal yendi ya. ilkten pitbul kaptı burasını (boynunu gösterir) kangalın. bi rahat 10-15 dk bırakmadı. olm onlar tırı çekiyor çenesiyle. ama sonra kangalbi atak yaptı. üstüne çıkınca bitti işi zaten pitin.

    m yine bir şey olmamış gibi devam eder:
    -ya kangal gidiyodu! böyle koca hayvan birden yere..

    k tekrar:
    +pitbulun da boyu aha bu kadardı lan(eliyle yere yakın bi yeri gösterir).

    ben dayanamam artık:

    *lan k bi sus lan kaçtır çocuğun lafını kesiyosun bak çakacam en sonunda ağzına bi tane, gerilecem burdan beri.
    +haa tamam ya ben aklıma geldi de şey e..
    *her aklına geleni söylersen sen oohoo. neyse m devam et.

    m de bir şey demeden lafı unutmasın diye devam eder:
    -lan kangal böyle birden, koskoca kangal hee..

    bu sefer ben:
    *olum devamını diceksen de artık uzatma bak sen de allahım ya aşskfaşf.

    m:
    -koskoca hayvan sola doğru (kafasını yana yatırarak gösterir) düştü ya lan. öldü hayvan. birden böyle.

    k atlar hemen:
    +sola doğru diyon da kafanı niye sağa doğru kırıyon lan mal. ahaha olm varya bu sağını solunu bilmiyo haa..

    diye devam ederken m nin itirazları arka planda kalır.

    k devam eder:
    +geçen gün yolda gidiyoruz, araba geliyo arkadan 'm araba geliyo sola geç' diyorum. bu akıllı sağa geçiyo ahahahah,

    m:
    -ya olm ne diyon sen ya ne bilmicem ben ya sağımı solumu. aha bu taraf sağ işte(gösterir kolunu uzatarak).

    ben de gıcıklığına sol tarafımı gösterip:
    *burası sağ yaaa olur mu!?

    diğerleri de olayı anlar hemen, bana katılırlar. "evet ya tabi bu taraf sağ". "bu taraf evet.." vs derler. ciddi ciddi. sonra bizim m ayağa kalkar bizim gibi dışarı doğru çevirir yönünü ve kararlı bir ses tonuyla kükreyerek bir iddia daha atar ortaya:

    -her iddiasına girerim bu taraf sool!!

    der. bu tepkiye karın kası, dudak, yanak, ses telleri dayanmaz tabi.. yaygarayı basmışız.. sonra k devam eder:

    +la varya buna müşteri gelir. 'olm arabanın sol tekerini sök' der, bu akıllı da..ahaha bu akıllı da..gider sağ tekeri söker heaa.

    m hemen atlar:
    -ya olm bak ben bu tarafta oturunca sol burası oluyor, sizin tarafa geçince sol burası, ben senin tarafından dedim.

    k:
    +hadi ordan ya ahah benim tarafımdan demiş miş. artık o zaman sana sol tekeri sök derler, sen garanti olsun diye hepsini sökersin.

    ben:
    *artık bi arabanın arkasından bakarsın solu sökersin, bir de önünden bakarsın solu.. oh miss...

    m iyice isyanlara bağlar. nasıl kendini savunacağını şaşırır. öyle ki şu cümleleri sarf eder:
    -ya ben teker sökmüyorum ki ya benim işim montaj, benim işim motorla kapıyla camla ya. olm ben bakmıyorum o işlere.

    sonunda dayanamaz dalgayı bırakırız. k durumu düzeltme adımı atar:
    +ya olum tabi biliyoruz senin sağı solu bildiğini de şaka yapıyoruz ya..

    der. olay böyle bir iki uzar. sonra başka konuya geçilir. onları da sonra anlatırım ya..
    0 ...