(bkz: #17296824) bayan arkadaş alıntı yapmış: oturup hiçbir iş yapmadan mehdi mesih bekleniyormuş...pardon bacım da, biz 1400 yıldır iş yapıyoruz, sizler neredeydiniz? fas'tan filipinlere kadar islamiyeti ehl-i sünnet taşıdı, sizin selefi vehhabi takımı neredeydi o zaman? siz neyi beklediniz? ingiliz mehdiyi mi?
geçelim bunları... vehhabilik türkiye'ye direkt girememiştir; kendilerini iyi kamufle eden ve ehl-i sünnetmiş gibi gösteren selefilik üzerinden girmiştir. bunlar aynı kökten gelir: ibn-i teymiyye ile ibn-i haldun'un izdivacından türerler. rasyonalizmini ibn-i teymiyye'den, arap milliyetçiliğini ibn-i haldun'dan alırlar.
bunlar, ingliz altınlarıyla beslenmiş ve yetiştirilmiş bir güruhtur. osmanlı'ya karşı arap milliyetçiliğini geliştirmek ve islamı parçalamak adına ingilizler bunları büyütmüş. bunların bedevi versiyonu olan vehhabiliğin liderini, osmanlı beyazıt meydanında sallandırmış. osmanlı bölgeden çekilene kadar da bir daha ortaya çıkamamışlar.
selefilik ise, ingiliz işgali altındaki mısır'da doğmuş. bunlar biraz daha entellektüeldir. din kisvesi altında osmanlı düşmanlığını yaymışlardır. vehhabilerin devamıdırlar. "ihvan-ı müslimin" ismini bile aynen vehhabi örügütlenmesinden alırlar.
bunlar türkiye'ye iki yoldan girdi: birisi, mısır ve suriye'deki şeriat okulları... türkiye'de islam yasak diye, 70'lerden itibaren binlerce genç bu okullara şeriat öğrenmeye gitti. selefi olup geldi.
ikincsi, bizim yüksek islam enstitüleri ve ilahiyat fakültelerinden... bunlar da, selefi gelenek üzerine kuruldu. hamidullah'ın sapık fikirleriyle kuruldu (bunları daha sonra yeri geldiğinde bu başlık altında anlatacağım.) şimdi ilahiyatçılara bakın: on tanesinden dokuz tanesi selefi veya selefi türevidir; reformist, mealci, bilmem neci... ilahiyatçılardan adam çıkmaz genellikle...
aslında türkiye'de islamcılık manzarası korkunçtur. islamcı piyasayı, hemen hemen bu selefiler ele geçirmiştir. bunlar, ilk önce erbakan'ın yanında msp çevresinde örgütlendiler. gençlerin çoğunu çaktırmadan zehirlediler. ikinci olarak da son yıllarda gülen hareketi içinde taht kurdular. her ikisi de halis tasavvuf geleneğinden gelen bu iki hareket, selefilerle, hamidullah hayranlarıla, gizli inançsızlarla dolup taştı.
ben bu hareketlere mensup olanların hepsi böyledir demiyorum. yalnız bunlar arasında bu tayfanın kendini iyi kamufle ettiğini söylemek istiyorum. bugün islamcı deyince, çoğunlukla ahlaksız, suratsız, işlevsiz tiplerin gözününe gelmesi bundandır. bunlar piyasada fazla çoğaldılar.
din düşmanlarına taşeron hizmeti yapıyorlar. din düşmanları islama nasıl "şu şuradan alındı, bu buradan alındı, islam aslında uydurma bir dindir" diye saldırıyorsa, bunlar da din kisvesi altında aynı şeyi yapıyorlar. biri, tufan sümer'den alındı diyor, öteki, mesih, hristiyanlktan... biri içten, biri dıştan aynı görevi yapıyorlar.
ama buna rağmen, piyasayı ellerinde tutmalarına rağmen, bu kimselerin tabanda hiçbir etkileri yoktur. halk, bunların hilelerini farketmez ama, bunların dinine de uymaz. ehl-i sünnet, islam aleminde birlik noktasıdır; onu kaldırıp atmaya bunların şeflerinin gücü yetmediği gibi, bu sürfelerin de gücü yetmez.
bir süre sonra piyasadan da savrulup atılacaklar zaten.