bir kimsenin, hayatının her anında, onun için hayati de olsa, bu konuda hep o bilgisi dahilindeki güvenli tercihi yapacağı, kesin değildir.
bizi eylem yapmaya ve kararlar almaya iten şey farkına varmadır.
biraz sonra susuzluğumu duyumsayacak olsam bunu bir anda ve katkısız yani başka herhangi bir duyguyla karıştırmadan duyumsayacağım. kalkıp su içmeye gideceğim. bunu ertelemem durumunda belli aralıklarla aynı duyumu duyumsayacağım.
bu bir iğne gibi batıp kendini unutturmayan istek sonunda bende onu ortadan kaldıracak eylemi ortaya çıkaracaktır ve gidip su içeceğim.
komşunuzun bahçesindeki elma ağacında, güzel bir elma olsa ve siz her geçişinizde bu elmayı görseniz ve içinizde alma isteği uyansa buna bu eylemi yaparsanız duyacağınız utanç yüzünden defalarca engel olabilirsiniz. ama bazen bu utanç duygusu elmayı almaya duyulan özlem kadar net hissedilmez işte o zaman elmayı alma ihtimaliniz artar.
birini birşeye kandırmanın en iyi yolu bunu ona sürekli hatırlatmaktır ki belki bunu yapmasını engelleyen şeyi o kadar da net hatırlamadığı veya önemsemediği bir zamana denk getirebilesiniz. şeytanın başarısının sırrı da burada yatmakta galiba. yani ısrarda.