sonrasında daha farklı ve bana kalırsa biraz daha arabesk bir çizgiye kayan nurettin rençber'in ilk albümü. kapağı bir (bkz: land and freedom) sahnesidir, bizi ilk oradan vurmuştur. özellikle bir toros geleneği olan ama daha uzaklara da uzanan eşkıyalık geleneğinin geride bıraktığı ve genellikle hızla silinen iki tür iz vardır, biri anlatılar, biri türküler. ne mutlu ki bize birisinin kaybolmadan toplayabildiği türkülerin bir kısmını dinleyebildik ve bunlar geleceğe kalabilecek.
buna rağmen 80li yıllar geleneği olarak albümde yer yer kulağı rahatsız edecek kadar fazla klavye kullanılmıştır. yine de özgün ve değerli bir albümdür, bulunması da şu an için zor olmasa gerer. bulamayanlar için mesaj şeysim açık.