çok salak bir günümdü, yani her şeyi makaraya sarmak istediğim, anlamsızca cevaplar vermekten zevk aldığım günlerden biri. otobüste bir arkadaşıma rastladım ve yanına oturdum.
peder, pederin panpası
p : naber şeker
pp : iyi sen
p : iyi, ne okuyorsun? *
pp : risk yönetimi
p : hmmm, riski severim.
p : ananemi hatırlatıyor
pp : nasıl yani?
p : kendisi bungee jumping yaparken ölmüştü de.
ben cümleyi tamamlar tamamlamaz gülmekten yerlere yatacak kıvama gelmiştim, kız anlam veremedi haliyle. inmesi gereken duraktan 4 durak önce indi. *