7 ekim 2012 fenerbahçe beşiktaş maçı

entry169 galeri video3
    152.
  1. Beşiktaş yönetiminin bir daha asla maç öncesi futbolculara galibiyet yemini ettirmemelerini temenni ettiğim maç oldu.
    Bu maçı seyrederken sanki 1980'lerde bir türk takımı ile bir Avrupa takımının maçını seyreder gibiydim.
    Çağdaş futboldan uzak, bam güm oynayarak topu uzaklaştırmaya çalışan bir garip takım. Alex'le bile çağdaş futbola uymuyor diye yollarını ayıran bir takım ve karşısında Fernandes'ten bir Alex yaratmaya çalışan bir başka takım. Fernandes'i bir kitlerler böyle kalıverirsin Samet Hoca...
    Beşiktaş kötü oynamış da Fenerbahçe ondan dolayı iyi oynamışmı gibi görünmüş... Yahu bir kere de adam gibi tebrik etmesini öğrenelim yahu. Sonuç olarak bu bir spor karşılaşması. Gökhan Gönül başta olmak üzere Fenerbahçe Beşiktaş sol kanadının canına okudu. Bu kadar basit.
    Aykut için de iyi oldu, Gökhan Gönül için de iyi oldu. Hatta Beşiktaş için uzun vadeli düşünürsek de iyi oldu diyebiliriz.

    Beşiktaş yönetimi Queresma'yı maçı seyrederken aklına getirdi mi acaba? Valla bizim geldi. Takımın halini görünce bu takımda Queresma'nın forması bile oynar dedik. Ama yönetim belli ki Q7'i bedavaya oynatacağını sanıyor. Sanmaya devam etsin o zaman, haftaya bir de Trabzon çakar o zaman anlarlar dünyanın kaç bucak olduğunu.

    Fenerbahçeliler Alex için Aykut'a kızıyorlar ya... Hiç kızmasınlar. Adam sadece bu takım Alex'siz de oynayabilmeli diye düşündü. Bir teknik adamın düşünmesi gereken şey de budur zaten. Lige yeni çıkmış Elazığ'ı 3-0 yenmekle olmuyor bu işler. Bu yüzden Samet Aybaba'ya bakın ve Aykut'u baştacınız yapın... 4 gün önce Avrupa maçı yapmış bu takım kendi sahasında da olsa, rakibi eski günlerinde olmasa da 3 gol atmayı başardı. Bazı pozisyonlarda fanteziye kaçmasalar, işin kolayına gitseler daha da fark olurdu.
    Sonuçta karşılarında Volkan ilk şutunu 80. dakikasında gönderebilmiş bir takım var.

    Beşiktaş maça iyi de başladı aslında. Bir an sanki tek kale oynayacakmış gibi de geldi. Ama Fenerbahçe o krizi çok çabuk atlattı. Maçın ilk 10 dakikası içindeydi sanırım. Bizden biri sol tarafta, kaleye yakın bir yerde topu aldı ve üzerine 2 fenerbahçeli son hızla geliyordu. Topu kaptırırım korkusuyla ileriye doğru öylesine bir şut attı. işte o an maçı kazanmamızın imkansız olduğunu anladım. Fenerbahçe'ye ve taraftarlarına da tebrikler...

    Ama... Maçın bir anı vardı ki... Fener'in 3. golünden önce Olcay ceza çizgisinin az ötesinde indirildi. O yerde yatarken oyun devam etti. Bir ara kendi ceza çizgisinin oralarda topu almasına rağmen Özgür Yankaya'nın pozisyonun çok içinde olmasından dolayı ve ısrarla pozisyondan kaçmamasından dolayı top yeniden fenerbahçelilere geçti. Akabinde faul yapıldı ve bu Veli'nin kırmızı kartına ve bir gole mal oldu bizim için. Golde en ufak bir şaibe yok. Özgür Yankaya'nın yer tutuşu çok hatalıydı. O olmasa o golde olmayacaktı açıkçası. Bunu da geçtim. Ama Elazığspor maçından sonra Fenerbahçeli oyuncular yerde bir futbolcu yatarken bir kere daha topu dışarı atmayıp oyun devam ettirdiler ve kaderin bir cilvesi bu da gol oldu. O zaman için Fener 1-0 gerideydi ve Elazığsporlular da zaman geçirmek için yerde yatıyor falan demişlerdi. Ama bu sefer bu bahanede yok artık ortada... Takım 2-0 önde, karşıdaki takım değil yetişecek gol atacak gibi bile görünmüyor. Ve fenerbahçeli futbolcular bunu yine es geçerek oyunu devam ettirdiler. Atılmış golün davası olmaz... Olan oldu. Ama bir gün gelir de aynı durum bu sefer aleyhlerinde olursa Elazığ ve Beşiktaş maçlarını hatırlasınlar... Bu Fenerbahçe Takımı'nın alacağı galibiyeti değiştirmeyecekti ama şimdi biraz olsun gölgeledi.
    En azından centilmenlik ruhu o an için sahada değildi.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük