mahallede fahriye abla mode on bir teyzemiz vardı -ki adı bende saklıdır-, o anlatırdı uğruna intihar edenleri vs.
o teyzenin kızının bir arkadaşı vardı, ortaokula gidiyorlardı. o kız mesela hiç bilmedi adının neden arkadaşının annesinin adıyla aynı olduğunu...
bizim "fahriye teyze" de az değildi hani. bir komşu gününde denk geldiğinde, " ne güzel bir ismi var kızınızın maşallah." der. zavallı eş de, "evet, eşim koydu, çok beğenirmiş bu ismi." diye cevap verir. eee bizim teyze, haliyle kasılmaya devam eder. konuyla ilgili olarak:
belki bir gün özlersin
başka adamlarla/ kadınlarla
başka şehirlerde
yürürken...*
bu kez isim duvarlara değil, biricik yavruya söylenir. konuyla ilgili bir de şu vardır ki iç yakar:
şimdi eşim dostum beni hastayım sanıyor
yastayım hiç kimse bilmiyor.**