Bu entry sizin için geliyor oruspu çocukları iyi okuyun.
Hayatım boyunca hep çalıştım, çalışmak zorunda kaldım. Taksim'de insanlar çekiç orak figürlerini flamalarında taşıyıp slogan atarken, biz inşaatların nemli ve sıcak ortamında "çekiç morç" sallıyorduk duvar tanımadan. Vurdukça vurduk, salladıkça salladık, kazandığımız iki kuruş ve ağzı, yüzü, ciğeri resmen siken toz toprak ve pislik, kaybettiğimiz özgüven, umut, zaman, çocukluk, hayat... Vurdukça çekici hayatımızın en güzel yıllarının kalbine morcu saplıyomuşuz haberimiz yokmuş.
Neyse konu çok dağılmasın.
Dediler ki bize "kardeş kurtuluş okumakta..." Bizde gaza geldik, açtık kitabı; kitabın ağzını yüzünü kırıp ÖSS yi tokatlayıp bi okul kazandık istanbul'da. Dedik ki "okuyalım" vesselam...
Geldik istanbul'un, istanbul'un keşmekeşinin, tam anlamıyla bildiğin "kaos"unun içine. ilk sene beylikdüzü 2 saat okul, 2. sene bağcılar yine 1,5 saat okul, sonra ordan oraya, ordan oraya kurumuş yaprak gibi savrularak üstüne basan basana, en son haykırdım dedim ki arkadaş ben tek başıma okuluma 10 dakikalık 20 dakikalık bir mesafeden düzgün bir evde, çatısı terası olan bir evde kombisiz de olur amk, yaşamak istiyorum. Artık "zamanım" benim olsun, mutlu olayım dedim. Kiralar uçuk zaten bu kadar insanın burda nasıl yaşadığını 3 sene oldu hala kestiremiyorum.
Üsküdar, kağıthane, mecidiyeköy, şişli, beşiktaş yani metro güzergahı ve ya beşiktaş iskeleye yakın yerlerde ev arıyorum 15 gündür... ulan 600 den aşağı küçük bir daire bulamadım. Bi tane buldum, "2 saat sonra babam gönderecek parayı abi tutacam 2 saat ver" dedim "Kardeş sen git paranı çek sözüm olsun 2 saate kadar daire senindir" diyen oruspu çocuğu, yarım saat geçmeden başkasına verdi. Sonra aradığımda "dayı niye beni kandırdın" dediğimde, "nerden bilecem geleceğini müşteri geldi" dedi. Behey orospunun çocuğu, piç, niye söz veriyorsun o zaman. Erdemleri yüzsüzce çiğnemek bu kadar kolay mı?
Bir yerde barınmak, yemek yemek, su içmek, seksi geçtim uyumak amk, zaruri ihtiyaçtır. Biz daha bunları karşılamak için öküz gibi çalışıyorken, daha bir ev sahibi doğru düzgün gel kardeş, boşver benim elli tane evim var birinde de sen otur rahat ol git kitap oku, okul oku demedikten sonra insanlar benden politik olmamı, siyaset konuşmamı nasıl bekliyorlar anlamıyorum. hani beleşte değil amk parasıyla... Öğrencinin canı mı çıksın, ölelim mi? Bana yaşamak için bir ev tahsis edemeyecekse bu "devlet" niye var?
Bir belgesel izlemiştim. Adını hatırlamıyorum. Brezilya'nın balta girmemiş amazon ormanlarında yaşayan sözüm ona "uygar" dünyadan uzaktaki yerlileri New York'a getirip "uygarlaştıracaklar" Bu yerlilere okuma yazma öğretiliyor, teknoloji ve bilim öğretiliyor. Yerliler biraz biraz öğrenmiş kapmış, iki katlı bir otobüsle New York'un caddelerinde tur atıyorlar, büyük büyük gökdelenlere hayret verici bakışlar atarak. Neyse yerlilerden biri karton kutunun içinde gökdelenlerin arasında bir "evsiz" görüyor. Diyalog başlıyor;
-Bu adam neden dışarıda yatıyor, soğuk değil mi?
+çünkü o "evsiz". onun bir evi yok
-Neden? Burda yüzlerce binlerce ev var, neden ona da bir ev vermiyorsunuz?
+??!!
Klasik bir söylem vardır kardeş herkeste çok sever amk. "Ayaklarımın üzerinde duracağım". Behey oruspu çocukları, bu dünyada o kadar çok insan var ki herkes birbirinin elinden tutsa hepimiz zaten ayağa kalkacağız. Bu gururun bu kibirin niye?