olmayınca olmuyor maçıdır. genel olarak aksaklıklar şöyle söylenebilir:
1. o kadar şaşalı transfer dönemine rağmen, hâlâ ve malesef iyi bir sol bek ve iyi bir forvet yok. takımın koyduğu avrupa hedefine uygun üst klasman futbolcu sayısı az. terim, maçtan sonra yaptığı Türkiye'nin en iyi gol ayakları burada ama bu seviyeye uyum sağlamalıyız derken buraya işaret ediyor. türkiye'nin en iyisi oraya uyum sağlayamıyorsa, seneye oraya bir hazır üst klas golcü alınmalı.
2. galatasaray istediği oyunu oynayamıyor ve bunun pek de farkında değil. rakip sahaya oyunu yıkmak, önde basmak vs bir oyun sisteminin tamamı değil. bunu yapıyorsanız devamında hızlı top dolaştırıp ya kanatlara iyi ineceksiniz ya göbekten ver kaç yapacaksınız ya da kısa bitirici ara pasları atacaksınız. şu haliyle galatasaray oyunu yıkıyor ama devamını yapamıyor. rakip kapanınca galatasaray çok hareketsiz yerleşiyor sete. o durumda gol bulmak mucize. onun için ilk golü atarsak farka gideriz, yersek çıkarmamız her zaman zor olur.
3. orta sahanın ikilisi çok formsuz. üstüne selçuk da her topta burak'ı arıyor. bütün atak girişimlerini başlatan selçuk, galatasaray'ın set oyunundaki hücum alternatiflerini kestirmeden yok sayıyor.
4. aydın, yekta veya ayarlarındaki oyuncular henüz türkiye ligi için bile kurtarıcı değiller.
5. genel olarak bireysel form durumu iyi değil. selçuk, melo, hamit, emre, burak, umut, elmander amrabat, riera formsuz durumdalar. bu kadar çok formsuz olması 6 lig maçı 2 şampiyonlar ligi maçı oynamış bir takım için hiç iç açıcı değil.
6. top kullanan oyuncuların öz güvenleri pek yok gibi. başarı beklentisi belli ki baskı kurmuş. takım sete yerleştikten sonra kimse riskli pas denemesi yapmıyor, şut atmıyor. dün bunu emre ve aydın bir kaç defa ihlal etti. onun dışında dikine oynamaktansa yana oynamayı tercih ediyor herkes. oysa denemek lazım.
