mevzu vücut olduğunda biscolata erkeklerine zaten laf etmeye yüzü olan adam pek yok aramızda, yiğidi öldür parçala ağzına sıç ama hakkını vermek lazım. domuz gibi yayılıyorum birader işte lamı cimi yok, adamlar o esnada sapır sapır terliyor ağırlığın altında muhtemelen. şimdi biz nasıl ki ilik gibi mankenlere, pornstarlara bakıyorsak kızlar da haliyle bu adamlara bakacak aynı hissiyatla.
ama, bu adamların kültürlerinde bizdeki kadar insancıllık, kalenderlik, gönül adamı olmak yok. iki taraftan da kendini adabıyla yetiştirmiş olanları ele almamız lazım bu noktada, zira kötü her yerde kötü. apaçisi magandası kekosu gebeşi nereye gidersen git aynı. bizdeki sahiplenmeyi, kol kanat germeyi, rakı balık muhabbetini, kusuru ya da mini çakallıkları hoş görüp bağra basmayı bu bolluğa alışkın hormonlu adamlarda bulmaları çok zor bu kadar dezavantajla. biz de nasıl ki bu gavur mankenlerle, pornstarlarla bu türk kızlarıyla yaptığımız muhabbeti ağız tadıyla yapamazsak -bulamamak değil, anlamazlar sonuçta yapsan da- derdimizi en iyi anlayacak olanlar da aha bu türk kızlarıdır. bizdeki analığın temsilcisi de, mutfağın kraliçesi de onlar. misafir geldi mi en güzelinden ağırlayanlar yine karşılıklı olarak biziz.
hepsi güzel değil, eyvallah. biz de zaten jilet gibi değiliz, malum. ama biraz kendilerine baktıkları ve kafa çalıştırdıkları vakit hiç de abartıldığı kadar leş olmuyorlar. nasıl ki yukarıda rakibimizin hakkını yemediysek, müstakbel karılarımızın da hakkını yemeyip gereğince yol yordam göstermek lazım bok atarak işleri yokuşa sürmeden. tek sıkıntı şu ki, kendi paylarına düşen çabanın farkında değil bir çoğu. o yüzden bu kadar yaygara kopuyor, yoksa rusmuş brezilyalıymış marslıymış bize hikaye.
sonuç olarak ben muhabbetimden anlayacak olanı isterim, hayat çekilmez yoksa yavan yavan. birayı "çak lan aslan" diye tokuşturacak, mutfakta elini değdirdiği her yemekle adamın aklını oynatacak, dışarı çıktığında hem kendiyle, hem yanındakiyle gurur duyacak, yeri gelince yatakta da anadolu ateşini harlayacak. işte o vakit her türlü gavur karısını gözümü kırpmadan fezaya gönderirim, yanımdakini de gık demem her yere sırtımda taşırım isterse. adama bir gram huzur versinler, karşılığı illa ki olur. başka bir şey istemiyoruz zaten, hepi topu bir gram huzurumuz olsun beraber.
hadi öpüşün barışın, üç günlük dünyada keyif kaçırmayın.