herkes güzel konuşma sanatına haiz olamaz, o adam yirmi yıl futbol sahalarında idmanlarda 90ların futbol ortamında yetişmiş, o konuşma tarzını edinmiş, okulunu okuduğu değil yıllarını verdiği mesleği hakkında yorum yapıyor; evet üslubu kaba, kelime seçimleri simge gibi özenli değil belki ama söylediklerinde yerden göğe kadar haklıdır.
olayı kadın-erkek çatışmasına götürmek aynı özat'ın dediği gibi o bilgi eksikliğini örtmek için yapılan bir manevradır. sırf özat'tan daha hoş bir üslubu oldugu için ana konudan saparak adamı küçük düşürmeye çalışan bu şımarık medya unsuru kadın, onun bu spora verdiği gerek avrupada gerek türkiyede toplam yirmi yıllık emeği, beş dakikada o kadın olmanın dolayısıyla bu konuda eksik olmanın verdiği eziklikle çemkirerek yok etmek istemiştir.
ümit özat nasıl ki gazetecilik konusunda ahkam kesmiyorsa, simgenin mesleki bilgisine saygı gösterip bir adım geride duruyorsa simgenin de öyle davranması gerek. maalesef o kaba dediği adam kadar bile ince davranamadı...
konu futboldur, kadınların günümüzdeki değeri değildir. kadınlar futboldan erkekler kadar anlamaz. iki kere iki dört. istisnai birkaç kişi vardır o da kaideyi bozmaz. misal futboldan anlayan kadın : banu yelkovan
ey simge fıstıkoğlu;
öyle güzellikle, saçla makyajla seksapelle, veya futbol bültenlerini sunmakla futbol bilgisi edinilmiyor. bir banu yelkovan olmak için 40 fırın ekmek yemen gerek senin. cehaletmiş, geri kafalılıkmış peh... asıl geri kafalılık; fazla hakim olmadığın bir konuda bu spora ömrünü vermiş ve vermekte olan bir adamı kelime oyunlarıyla bitirmeye çalışmaktır.