Mahalle baskılarının, dar çevrelerinin bilinçaltlarına ördüğü Çin seddi gibi duvarlara esir büyüdüler maalesef... Kanları kaynamıştır, aşmak istemişlerdir mutlaka, aşamadılar. O duvarları aşanlara öfkelenmeleri ondan! Halbuki, ömründe bi kere olsun dağıtmadan, nasıl toparlanır ki insan? Hangi sınırdan bahsedebilirsin, özgürlüğü tatmadan.
dogmalarla büyütülüp hayattan kendini tecrit etmiş, düşmekten- kalkmaktan...yani hayata dair ne varsa uzak kaçmış, hiç haytalık etmemiş insanların ülkede söz sahibi olup düz adam oluşlarını ve yaptıkları siyasete de bunu yansıtmalarını hababam sınıfını örnek vererek eleştirmiş. bayıldım.