dersin muhakkak bir kısmı; gidilen film, oyun, okunan kitap, dergi hakkında fikir alışverişi ile geçerdi. beyefendi, nazik, sakin bir insandı. sadece bir defa kızdığını gördüm. konu hakkında konuşurken öğrencinin birisi kalkıp "bu sizin hezeyanınızdır" dedi. hoca kızgın bir edayla "fikirlerimi beğenmeyebilirsin ama karşı çıkarken fikirler üzerinden hareket etmelisin" dedi. bütün sınıf; hoca olduğu için değil, haklı olduğunu düşündüğü için öğrenciye itiraz etti.
birinci sınıfın ilk günlerinde üst sınıflardan öğrenciler, tahtaya "atk, vizede geçirir finalde bırakır" yazmıştı ancak ben de tam tersi oldu. vizede baraj notunu zar zor alabilmişken finalde bayağı yüksek almıştım.